ilk 45 dakikası 0-0 tamamlanmıştır.
maçın, atatürk olimpiyat stadı'nı aratmayan bir rüzgar eşliğinde oynandığını belirtelim öncelikle. işin tuhaf tarafı ise, rüzgarı arkasına alan karşıyaka'nın maça uzun toplarla başlaması ve aklı başına geldikten sonra dahi yerden oyun kurmayı başaramaması oldu. chikeluba francis ofoedu, jose carlos nogueira junior ve can erdem'in etkisiz kalması da bu üretkenlikten uzak futbolun önemli bir nedeni olarak görülebilir. bucaspor ise, yakın oynayarak ve kısa paslarla yardımlaşarak, çoğalarak rakibinin üzerine gitmek gibi çok daha akıllı ve ne istediğini bilen bir oyun ortaya koyarken, gol pozisyonlarına da girmeyi başardı. son 10-15 dakikalık dilimde ise oyun üstünlüğünü pek ellerinde tutamadılar. ahmet arı'nın gayretli ve yaratıcı oyunu, ilk yarının sonlarında karşıyaka'yı az da olsa hareketlendirdi.
ikinci yarıda rüzgarı arkasına alacak olan bucaspor'un karşılaşmaya ağırlığını koyacağını düşünmek abes olmayacaktır. ayrıca; yusuf şimşek gibi bir futbol adamının, teknik kapasitesi yüksek olan futbolcu topluluğuna sahipken, takımına birkaç maçtır uzun top oynatmasını "delilik" olarak yorumluyorum izninizle.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?