ikinci yarı sevdiceğe bir haller olan maç.
rüştü bir iki kritik top çıkardı ve bursalılar beceriksiz davrandı allahtan da, ucuz atlattık.
bu arada bazı laflar hazırlamıştım, buraya kusayım onları:
manuel fernandes: ne oldu sana anlayamadık, iki maçtır pek bir tatsız tuzsuzsun reyiz?
alman ernst: yavaş yavaş eriyorsun, nerelere gidiyorsun?
rüştü reçber: abi artık bir hava topunda da işkence çektirme bize, yeter daa!
necip uysal: günbegün oluyorsun koçum; ayakların yere daha sağlam bastıkça hepimizi mest edeceğine inancım tam.
mustafa pektemek: kardeşim sen topa dokunduğunda, bir şekilde kaleye gidiyor nasıl oluyorsa. gol demek, sen demek; yazar kasa gibisin mübarek. seni yedeğe çekenler utansın.
carlos carvalhal: hocam edu-almeida ikilisi ikinci yarıda dökülürken neyi bekliyordun acaba? maç 2-2'ye gelseydi seni kimse kurtaramazdı, bir çeki düzen ver artık kendine.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?