14 şubat 2016 medipol başakşehir beşiktaş maçı

78. dakikada cenk tosun ile 2-1 olan maç. golü kafa ile attı.

2-1'den sonra başakşehirli topçuların yatmaya başladığı maç.

tribünler ''yere yatsana yere yatsana, abdullah avcı yere yatsana'' diye bağırıyor.

quaresma'nın oyuna girmesi çok etklili oldu. ortaları muhteşem ve 2 tane pivot santraforumuz var ful şişirmeliyiz topu.

dakika 83 atiba ve gol. 2-2 kafa ile attı.

2-2'den sonra başakşehirliler'in iyice azıttığı maç. yatıyorlar efenim. kafa mücadelesinde yerde kalıyorlar bacaklarını tutarak yatıyorlar.

onursuz çocuklar olan hakemler her zamanki gibi kendilerine verilen görevleri çok iyi yapıyorlar.

2-2 biten maç. ali palabıyık denen okul çocuğu verilen görevi sonuna kadar yerine getirdi. yaptığı yanlışları saysak yetmez.

geriye düştüğümüzde şampiyonluktan uzaklaştığımızı,kaybettiğimizi düşünen taraftarların olduğunu gösteren maç. kötü oynadık 2-0'dan 2-2 yaptık ve 1 puan kazandık. kalkıp şimdi şenol güneş'e, olcay'a, gökhan'a sövebilirsiniz.

2 maç eksikle 4 puan gerideyiz fener'den.

1 puan çok önemliydi ve bir mesaj verdik. biz 2-0 yenik durumdan 4 yemeyiz maça asılırız mesajıydı bu. ayrıca mehmet battal'ın atılması lazımdı ve cenk tosun'a yapılan net bir penaltı vardı. doka'nın ise atılmamasına artık diyecek bir şey yok. mersin maçını alıp önümüze bakmalıyız. aferin çocuklar.

başakşehir gibi sağlam bir takıma karşı savunma hattını değiştirmiş bir takım olarak bu 1 puan çok çok değerli. inşallah 3 gün sonraki mersin maçına bu maçın yorgunluğu sirayet etmez. bunun haricinde quaresma'ya da helal olsun hakikaten. bugün beşiktaş'a kazandırdığı 1 puan, geçmişte vasat takımlara karşı kazandırdığı 3 puanlardan çok daha değerli benim gözümde. umarım sezon sonuna kadar böyle devam eder.

Quaresmanın kurtardığı maç. İkinci yarıya direk onunla başlasak bu maçı kazanmamamız zordu. Ama q7 ninde bu performansı ne zaman göstereceğini kestiremiyorsun işte.

Gökhan ortalarda yoktu, olcay yine neden as takımda olduğunu sorgulattı, ismail ayağına top gelmesin diye dua ediyordu sanki, sosa ortalarda yoktu. Galiba her zamanki performans ve isteğinde olan bir atiba vardı.

Alexis boy ortalamamıza bakmaksızın sürekli ileriye top şişirdi, kupadada aynısını yapıyordu eski takımından bir alışkanlık galiba ama birisi onu uyarmalı, ilk izlenimlerime göre ersandan 2 gömlek altta bir stoper inşallah yanılırım. Rakip üzerine gelirken güvenemiyorsun ki zaten 2 kere çok rahat çalımı bastılar adama. Rhodolfo- ersan ikilisini aratmaz inşallah marcelo- alexis ikilisi.

Kaleye gelecek olursak tolganın kurtarması gereken maç bu maçtı ve ne yazıkki hiçbir şey yapamadı. Kaleyi bulan yanılmıyorsam 2 şutuda yedi. Bariz hatası yoktu ama ikiside kurtarılmayacak toplar değildi. Boyko mu geçsin ? Hayır,en azından henüz değil ama defans üstün bir performans göstermezse ne yazıkki tolgayla şampiyonluk hayal.

Bu sezon galina en kötü olduğumuz karşılaşmaydı, ama onda bile bir puanı kopardık 15 dakkalık futbolumuzla. Bu olumlu baktığım taraf.

Olumsuz baktığım taraf ise marcelonun sahada olmayacağı 3 maç daha oynayacağız. Bunlardan ikisinde alexis bile olmayacak. Bu gün o kadar berbattıki defansımız, diğer 3 maç için fena halde endişeleniyorum. Umarım fener maçına puansal olarak geride çıkmayız.

bu ligde beşiktaş'ın boşuna oynadığını gösteren bir maç dahadır kendisi. zaten kumpası kurmuşlar. düzen kurulu, onun için bütün alt yapı hazırlanmış; tıkır tıkır saat gibi işliyor. türkiye'de futbol sahada değil masa başında oynanan bir oyundur.

tam ümitlerimi yitirmişken 1 puan kopardığımız maç. şampiyonluk yolunda önemli bir puandı. hakem hatalarından dolayı katledilmiş olsak bile; maçı efsane bir şekilde çevirmeyi bildik. 2-0 sıfırdan 73. dakikada maçı çevirmek; bir de başakşehir gibi kapalı bir oyun tercih eden rakipten 1 puan almak büyük başarıdır.

2-0 dab geri geldiğimiz maç. evet kazanabilirdik, hatta hiç geriye düşmeden öne de geçebilirdik ama olmadı. gomez gol atamayınca, takım olarak duruluyoruz, yavaşlıyoruz.
aklımıza gelen ilk örnek için;

(bkz: 9 mart 2003 trabzonspor beşiktaş maçı )