maç öncesi deplasman kartallarının deplasman otobüsünün polsi tarafından baskına uğradığı maç.
http://www.tribundergi.com/forum/viewtopic.php?f=1&t=96048&st=0&sk=t&sd=a&start=80#axzz2PCaS30lx
1 nisan 2013 mersin idman yurdu beşiktaş maçı
--bjk.com.tr--
“önemli olan 3 puanı almaktı. oyuna kötü başladık ama sonunda maçtan 2-1 galip ayrıldık. almeida ve niang’ın sakatlıkları tamamen talihsizlik.”
--bjk.com.tr--[ybkz]swh[/ybkz]
--bjk.com.tr--
“kazandığımız için çok mutluyuz. bizim için zor bir maç oldu. iyi başlamadık. rakip etkili ataklar yapıp pozisyonlar buldu. genelde oyun hakimiyeti rakipte oluyor ama pozisyonları biz buluyoruz. oyuna hakim olmalıyız. baskı altında olmak bizi yoruyor ve bize stres yaşatıyor. organize olup daha iyisini yapmalıyız. sezon başından beri sakatlıklarla uğraşıyoruz. yapacak bir şey yok yerlerine oynayacak olanlar ellerinden gelenin en iyisini yapacaklar.”
--bjk.com.tr--[ybkz]swh[/ybkz]
--bjk.com.tr--
“rakip iyi mücadele etti. işimizi çok zorlaştırdılar. iyi oynayıp puan kaybetmektense kötü oynayıp 3 puan almak çok daha iyidir.”
--bjk.com.tr--[ybkz]swh[/ybkz]
“önemli olan 3 puanı almaktı. oyuna kötü başladık ama sonunda maçtan 2-1 galip ayrıldık. almeida ve niang’ın sakatlıkları tamamen talihsizlik.”
--bjk.com.tr--[ybkz]swh[/ybkz]
--bjk.com.tr--
“kazandığımız için çok mutluyuz. bizim için zor bir maç oldu. iyi başlamadık. rakip etkili ataklar yapıp pozisyonlar buldu. genelde oyun hakimiyeti rakipte oluyor ama pozisyonları biz buluyoruz. oyuna hakim olmalıyız. baskı altında olmak bizi yoruyor ve bize stres yaşatıyor. organize olup daha iyisini yapmalıyız. sezon başından beri sakatlıklarla uğraşıyoruz. yapacak bir şey yok yerlerine oynayacak olanlar ellerinden gelenin en iyisini yapacaklar.”
--bjk.com.tr--[ybkz]swh[/ybkz]
--bjk.com.tr--
“rakip iyi mücadele etti. işimizi çok zorlaştırdılar. iyi oynayıp puan kaybetmektense kötü oynayıp 3 puan almak çok daha iyidir.”
--bjk.com.tr--[ybkz]swh[/ybkz]
en kaba hâliyle beşiktaş'ın galibiyeti hak edecek bir futbol ortaya koyamadığı karşılaşmadır. sezon başından beri doğru düzgün yazmıyorum beşiktaş futbol takımı hakkında. daha doğrusu yazamıyorum. çünkü sezonun 27. haftası itibariyle ben bu takımın hâlâ ne oynadığını bilmiyorum.
uzun uzadıya burada yazan arkadaşlarıma da imrendiğimi açıkça itiraf ediyorum.
eli yüzü düzgün bir hücum organizasyonumuz yok. adeta doğaçlama akın ediyoruz. defanstan ileriye uzun toplar şişirip ve sonrasını mamadou niang'ın, manuel fernandes'in, oyuna girdikten sonra oğuzhan özyakup'un kişisel becerilerine bırakmış durumdayız. defansta sıkça yerleşim hataları, adam kaçırmalar birbirini kovalıyor. ligin dibine demir atmış takım, beşiktaş'a göre daha ne yaptığını bilen, topla birlikte akıllı çıkan ancak üçüncü bölgede gücünü yetiremiyen bir ekip hüviyetindeydi.
takımda genel bir mutsuzluk havası hâkim. gol sonrası topyekûn kenetlenmelere rastlayamıyoruz. teknik direktörün saha dışı verdiği demeçlerden ortaya çıkan bir olumsuz etkileniş aşikâr.
"organize hücum edemiyoruz" dedim. atılan ilk gole bakın. gol öncesi mamadou niang kendi on sekizine kadar gelip rakip atağı savuşturuyor. devamında tamamen kişisel gayretleriyle topu rakip sahanın ortasına kadar sürüklüyor. devamını manuel fernandes'in özel becerisi getiriyor. ikinci gol yine manuel fernandes'in bildik sert kesmelerinden birisi.
ama yanlış anımsamıyorsam futbol, (vurgula: takım sporları ) kategorisinde değerlendirilen bir branş. oy bu ne yaman çelişki anne..
bir ara topla oynama oranı mersin idman yurdu lehine % 63'e % 37 olarak beliriyor ekranda. işte o zaman beyazlar daha beyaz, renkliler daha renkli oluyor zihinlerde. elbette bu yüzde bir takımı değerlendirmede tek başına kriter olamaz. rakibi yan pasa yahut geri pasa zorlayarak topla oynamasına müsade edebilirsiniz. ancak beşiktaş, bu akşam mersin idman yurdu'nu ileriye doğru pas yapma şansı tanıyarak bu orana ulaştırdı.
daha ileriye gidelim tek bir nduka karşısında beşiktaş defans bloğu başta kanat bekleri olmak üzere ecel terleri döktü.
özetleyelim. bu şekilde olmuyor. bu şekilde yürümüyor.
şefin tavsiyesi:
takımın iki golünde de baş rol manuel fernandes,
takımını en kestirmeden atağa kaldıran manuel fernandes,
beşiktaş ile mersin idman yurdu arasındaki farkı açığa çıkaran manuel fernandes,
"e ama geceleri çok geziyor manuel fernandes"
yahu kâtip benim, ben kâtibin. el ne karışır? kâtibime, verdiği de ayar ne güzel yaraşır..
uzun uzadıya burada yazan arkadaşlarıma da imrendiğimi açıkça itiraf ediyorum.
eli yüzü düzgün bir hücum organizasyonumuz yok. adeta doğaçlama akın ediyoruz. defanstan ileriye uzun toplar şişirip ve sonrasını mamadou niang'ın, manuel fernandes'in, oyuna girdikten sonra oğuzhan özyakup'un kişisel becerilerine bırakmış durumdayız. defansta sıkça yerleşim hataları, adam kaçırmalar birbirini kovalıyor. ligin dibine demir atmış takım, beşiktaş'a göre daha ne yaptığını bilen, topla birlikte akıllı çıkan ancak üçüncü bölgede gücünü yetiremiyen bir ekip hüviyetindeydi.
takımda genel bir mutsuzluk havası hâkim. gol sonrası topyekûn kenetlenmelere rastlayamıyoruz. teknik direktörün saha dışı verdiği demeçlerden ortaya çıkan bir olumsuz etkileniş aşikâr.
"organize hücum edemiyoruz" dedim. atılan ilk gole bakın. gol öncesi mamadou niang kendi on sekizine kadar gelip rakip atağı savuşturuyor. devamında tamamen kişisel gayretleriyle topu rakip sahanın ortasına kadar sürüklüyor. devamını manuel fernandes'in özel becerisi getiriyor. ikinci gol yine manuel fernandes'in bildik sert kesmelerinden birisi.
ama yanlış anımsamıyorsam futbol, (vurgula: takım sporları ) kategorisinde değerlendirilen bir branş. oy bu ne yaman çelişki anne..
bir ara topla oynama oranı mersin idman yurdu lehine % 63'e % 37 olarak beliriyor ekranda. işte o zaman beyazlar daha beyaz, renkliler daha renkli oluyor zihinlerde. elbette bu yüzde bir takımı değerlendirmede tek başına kriter olamaz. rakibi yan pasa yahut geri pasa zorlayarak topla oynamasına müsade edebilirsiniz. ancak beşiktaş, bu akşam mersin idman yurdu'nu ileriye doğru pas yapma şansı tanıyarak bu orana ulaştırdı.
daha ileriye gidelim tek bir nduka karşısında beşiktaş defans bloğu başta kanat bekleri olmak üzere ecel terleri döktü.
özetleyelim. bu şekilde olmuyor. bu şekilde yürümüyor.
şefin tavsiyesi:
takımın iki golünde de baş rol manuel fernandes,
takımını en kestirmeden atağa kaldıran manuel fernandes,
beşiktaş ile mersin idman yurdu arasındaki farkı açığa çıkaran manuel fernandes,
"e ama geceleri çok geziyor manuel fernandes"
yahu kâtip benim, ben kâtibin. el ne karışır? kâtibime, verdiği de ayar ne güzel yaraşır..
samet aybaba hocamızın bu maçtan sonra artık basın açıklaması yaparak; "kusura bakmayın sevgili beşiktaşı seven insanlar yaptıklarımla sizi daha çok üzmeye hakkım olmadığını düşündüğümden yerimi sizlerin oyları ile kazanacak aranızdan bir taraftara bırakmayı düşünüyorum" demesini umuyorum.
daha da bu saatten sonra bana kimse samet aybaba çok başarılıdır feda sezonudur falan filan demesin. ucuz etin yahnisi yavan olur misali sağlık ekibinden çektiğimiz zararlar bize feda diyerek kazandıklarımızdan çok daha fazlasını kaybettirmiştir. neredeyse hiçbir üst düzey bilgiye sahip olmayan sağlık ekibi takımımızın sezon başından beri sadece ve sadece tek kulvar olan süper ligde ki müsabakalarında yaşanan sakatlıklara deva olamamış bilakis tedavi ettkleri oyuncular tekrar ya ilk maçlarında yada daha ilk maçlarını bile oynamadan oynayabilirsin denilen idmanlarında sakatlanmıştır. bir insanın aynı hataları göz göre göre tekrar etmesi ahmaklıktan başka bişey değildir ha bu hataları beşiktaş kulübününün yetkilisi olarak yapıyorsan yetersizliktir ve çok zorlamaya gerek yoktur bu yetersizlikleri kendi düşüncemce.
teknik taktik olarak ise maça gelicek olursak bana kimse beşiktaşın bir oyun düzeninin olduğunu bir taktiği sahaya yansıttığını söyleyemez. çift fotvetli bir takım düşünün ki 2 forvetinden birine gelen ilk uzun topta forvet sakatlansın ve bu atak dakika 12 de falan olsun. 12. dakikaya kadar kendi kalene hapsol ve ilk atağında futbolcun sakatlansın. daha da teknik analizmiş futbolcu hatasıymış bunlara gelemedim, almeida'nın sakatlanıp oyundan çıkmasında kaldım.
daha da bu saatten sonra bana kimse samet aybaba çok başarılıdır feda sezonudur falan filan demesin. ucuz etin yahnisi yavan olur misali sağlık ekibinden çektiğimiz zararlar bize feda diyerek kazandıklarımızdan çok daha fazlasını kaybettirmiştir. neredeyse hiçbir üst düzey bilgiye sahip olmayan sağlık ekibi takımımızın sezon başından beri sadece ve sadece tek kulvar olan süper ligde ki müsabakalarında yaşanan sakatlıklara deva olamamış bilakis tedavi ettkleri oyuncular tekrar ya ilk maçlarında yada daha ilk maçlarını bile oynamadan oynayabilirsin denilen idmanlarında sakatlanmıştır. bir insanın aynı hataları göz göre göre tekrar etmesi ahmaklıktan başka bişey değildir ha bu hataları beşiktaş kulübününün yetkilisi olarak yapıyorsan yetersizliktir ve çok zorlamaya gerek yoktur bu yetersizlikleri kendi düşüncemce.
teknik taktik olarak ise maça gelicek olursak bana kimse beşiktaşın bir oyun düzeninin olduğunu bir taktiği sahaya yansıttığını söyleyemez. çift fotvetli bir takım düşünün ki 2 forvetinden birine gelen ilk uzun topta forvet sakatlansın ve bu atak dakika 12 de falan olsun. 12. dakikaya kadar kendi kalene hapsol ve ilk atağında futbolcun sakatlansın. daha da teknik analizmiş futbolcu hatasıymış bunlara gelemedim, almeida'nın sakatlanıp oyundan çıkmasında kaldım.
sonucu siktir et sakatlara bak maçı.
donuk, zevksiz bir maç. sakatların stresi cabası.
oğuzhan' ın bu takım için vazgeçilmez olduğunu ve türkiye'deki en iyi genç yetenek olduğunu gösteren maç. maçın sonlarına doğru 4-5 mersinli futbolcunun daralttığı alanda topu saklayıp pas verecek adam aramasına öylece bakakaldım ya
Beşiktaş'ımızın 3 puanı hanesine yazdırdığı maçtır.
Dakika 90 2-1 bu son dakikalardan çok canımız yandı . Biz Beşiktaş'lılarda ayrı bir yeri verdiği başka bir heyecan vardır
mamadou niang'ın da sakatlanarak oyundan çıktığı maç.
fernandeeees
2-1 !!
bu maçı aldık,rahat olun...
edit:neye güvenerek yazdım bilemiyorum ama attık golü ,aldık maçı.belki maçı izleyememenin vermiş olduğu özgüven vardı.
edit:neye güvenerek yazdım bilemiyorum ama attık golü ,aldık maçı.belki maçı izleyememenin vermiş olduğu özgüven vardı.
ilk yarısı 1-1 biten maç.stresten dudaklarımı kemirmeme sebep olmakta.
hugo almeida'nın sol arka adalesinde yırtık şüphesi oluşan maç. lanet olsun böyle işe arkadaş.
40. dakikada nobre attı: 1-1. ersan'ın gereksiz faulü sayesinde kazandıkları serbest vuruştan geldi gol. defans evlere şenlik yine.
bu yıl kaçırdığım sayısız maçtan birisi.maçı sözlükten takip edeceğim.
32. dakikada fernandes attı ve 0-1 öne geçtik. golü niang'a da yazabiliriz gerçi.
bana ülker link ısmarlayan olursa izleyebileceğim karşılaşma.
almeida 12. dakikada, aniden sakatlanarak oyundan çıktı ve yerine holosko girdi. adam resmen yıkıldı ya, ağladı hatta sanırım. böyle bahstızlık olmaz olsun.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?