futbol izlemeye başladığım yıllardan itibaren gördüğüm ilk siyahi kaleci olaraktan,
(bkz: stanley menzo)
çoğunluğun üzerinde mutabık kalacağı bir tribünden katılabileceğim organizasyondur.
çok yıllar önce beşiktaş ile ismi sık sık anılan gineli hücuma dönük orta saha oyuncusu (vurgula: pascal feindouno ) ile üç yıllık sözleşme imzalayan takım.
la liga ekiplerinden levante ile anlaşma sağlayan forvet.
görünüşe göre mehmet erkut şentürk transferinin eskişehirspor tarafından resmi olarak açıklanabilmesi için beşiktaş'a önerilen karşılıktır.
kendisini futbola verirse (normalde mekatronik mühendisi çünkü. arta kalan zamanlarında futbol oynuyor.), sadece işine konsantre olursa, küstürülmezse, bir-iki kötü maç ile hemen asılmazsa gibi dilek-şart kiplerinin havalarda uçuştuğu bir oyuncu daha alacak beşiktaş. oysa bu gerekçelerle çoğu taraftarca sezonluk performansı hoş gösterilmeye çalışılan bir adamın zaten elinde mevcut. şimdi bunun üzerine çok daha ağır psikolojik/ruhsal sorunları olan ve bu hâlini engin baytar'dan farklı olarak patavatsız bir saldırganlıkla değil de zirve yapmış bir kibir ve şımarıklıkla yansıtan bir batuhan karadeniz transferi.
başka bir mesele. tüm bunların olmadığını varsayalım. teknik açıdan batuhan karadeniz hücumda beşiktaş'ın ihtiyacı olan oyuncu tipi midir? bence hayır. eğer çift santrafor oynamayı düşünüyorsanız meziyetleri birbiriyle aynı olan hugo almeida'nın tamamlayıcısı bu kardeş olamaz. zira ikisi de hantaldır. ikisi de kafayla top indirir. ikisi de top saklar. uzatmayalım, ortalama bir uzun boylu forvet ne yapıyorsa üç aşağı beş yukarı aynısını yaparlar. yineliyorum çift santarfor oynayacaksanız, galatasaray'ın bir dönem denediği hakan şükür - saffet sancaklı ikilisine benzer bu ikili. oysa beşiktaş'ın gerçek anlamda bir santraforu yok. çokça forvet biriktiriyor. hugo almeida, mustafa pektemek, gelirse batuhan karadeniz...
ancak bana kalırsa çok daha endişe duyulması gereken bir durum var. beşiktaş'ın kurumsal işleyişinin ilkesel bazda çelişkiler üzerine bina edilmesi. bilhassa fikret orman ve tamer kıran merkezli transfer beyanatlarında "beşiktaş'a yakışan, beşiktaş forması'nın kıymetini bilen .." tarzı sıfatlamalarla idealize ettikleri oyuncu tipleri söz konusu. ancak bir bakıyorsunuz gündeminize batuhan karadeniz geliyor. süleyman seba ekolüne göndermelerde bulunuluyor. ancak süleyman seba'nın, disiplinsizlik vb. nedenlerden dolayı kapının önüne koyduğu bir futbolcuya -kendisine üst üste beş sampiyonluk kazandıracağını bilse dahi- asla geri dönüş yolunu açmadığı unutuluyor.
batuhan gelir öteki gider. lazovic gelir, simao gider. ancak yönetsel tutarsızlık devam ettiği müddetçe,
yaz tahtaya bir daha. tut defteri kitabı. çubuklu formalı mehmet aga her yıl eder fedayı.
kendisini futbola verirse (normalde mekatronik mühendisi çünkü. arta kalan zamanlarında futbol oynuyor.), sadece işine konsantre olursa, küstürülmezse, bir-iki kötü maç ile hemen asılmazsa gibi dilek-şart kiplerinin havalarda uçuştuğu bir oyuncu daha alacak beşiktaş. oysa bu gerekçelerle çoğu taraftarca sezonluk performansı hoş gösterilmeye çalışılan bir adamın zaten elinde mevcut. şimdi bunun üzerine çok daha ağır psikolojik/ruhsal sorunları olan ve bu hâlini engin baytar'dan farklı olarak patavatsız bir saldırganlıkla değil de zirve yapmış bir kibir ve şımarıklıkla yansıtan bir batuhan karadeniz transferi.
başka bir mesele. tüm bunların olmadığını varsayalım. teknik açıdan batuhan karadeniz hücumda beşiktaş'ın ihtiyacı olan oyuncu tipi midir? bence hayır. eğer çift santrafor oynamayı düşünüyorsanız meziyetleri birbiriyle aynı olan hugo almeida'nın tamamlayıcısı bu kardeş olamaz. zira ikisi de hantaldır. ikisi de kafayla top indirir. ikisi de top saklar. uzatmayalım, ortalama bir uzun boylu forvet ne yapıyorsa üç aşağı beş yukarı aynısını yaparlar. yineliyorum çift santarfor oynayacaksanız, galatasaray'ın bir dönem denediği hakan şükür - saffet sancaklı ikilisine benzer bu ikili. oysa beşiktaş'ın gerçek anlamda bir santraforu yok. çokça forvet biriktiriyor. hugo almeida, mustafa pektemek, gelirse batuhan karadeniz...
ancak bana kalırsa çok daha endişe duyulması gereken bir durum var. beşiktaş'ın kurumsal işleyişinin ilkesel bazda çelişkiler üzerine bina edilmesi. bilhassa fikret orman ve tamer kıran merkezli transfer beyanatlarında "beşiktaş'a yakışan, beşiktaş forması'nın kıymetini bilen .." tarzı sıfatlamalarla idealize ettikleri oyuncu tipleri söz konusu. ancak bir bakıyorsunuz gündeminize batuhan karadeniz geliyor. süleyman seba ekolüne göndermelerde bulunuluyor. ancak süleyman seba'nın, disiplinsizlik vb. nedenlerden dolayı kapının önüne koyduğu bir futbolcuya -kendisine üst üste beş sampiyonluk kazandıracağını bilse dahi- asla geri dönüş yolunu açmadığı unutuluyor.
batuhan gelir öteki gider. lazovic gelir, simao gider. ancak yönetsel tutarsızlık devam ettiği müddetçe,
yaz tahtaya bir daha. tut defteri kitabı. çubuklu formalı mehmet aga her yıl eder fedayı.
adana demirspor - adanaspor[ybkz]swh[/ybkz]
çalıştırmakta olduğu makedonya milli takımı'nda görevine son verilen galli futbol adamı. çok özlüyorum o katıksız dobralığını.
benim de katılacağım aktivite olacaktır. çoğunluğa hangi tribün uygun ise ben de kendilerine uyacağım. bir olalım. iri olalım. diri olalım.
üstteki girimin üzerinden henüz bir hafta geçmeden tekrar basketbola ve türkiye'ye döndüğünü, bununla kalmayıp galatasaray ile anlaştığını öğrendiğim oyuncu. meğer o bir hafta içinde de sarı kırmızılı takımla antrenmanlara çıkıyormuş. biz denemeden alırdık seni ki. niye ayakta uyuruz ki.
nasıl bir hisse sahibim ben anlamadım kardeşim. şebnem'e başlık açarız haftasına türkiye'ye döner. fikret orman yönetimi başlığına "denetleme raporu hâlâ açıklanmadı." diye sitem ederiz, ertesi gün internet sitelerine eylül ayında açıklanacağı duyurulur. abdullah sözer başlığı altına "kombineler ne oldu müdür? diye soracağım" derim. ertesi gün basketbol kombinesi fiyatları açıklanır.
bir şeyler var ama dur bakalım.
nasıl bir hisse sahibim ben anlamadım kardeşim. şebnem'e başlık açarız haftasına türkiye'ye döner. fikret orman yönetimi başlığına "denetleme raporu hâlâ açıklanmadı." diye sitem ederiz, ertesi gün internet sitelerine eylül ayında açıklanacağı duyurulur. abdullah sözer başlığı altına "kombineler ne oldu müdür? diye soracağım" derim. ertesi gün basketbol kombinesi fiyatları açıklanır.
bir şeyler var ama dur bakalım.
---------------alıntı---------------
Vidmar'ı Fenerbahçe'den bedelsiz olarak aldık. Vidmar, şu anda yabancı statüsünde olan bir oyuncu. Türkiye'de yabancı statüsünde oynayan oyuncular, bir sene sonra başka bir kulübe gitmek isterse, oynadığı sezonda aldığı parayı ödemek kaydıyla bu oyuncuyu bir takımdan transfer edebiliyorsunuz. Kulübüne dahi sormaya gerek yok. Geçen sezon Vidmar'ın kontratı 700 bin Euro'dur. Biz Vidmar ile kendi aramızda bir anlaşma yaptık. Fenerbahçe Kulübü'ne bu oyuncuyu bize bedelsiz verir misiniz? diye sorduk. Yani bir seneliğine biz de oynaması için teklif sunduk. Daha sonra Fenerbahçe Kulübü ile aramızda bir anlaşma yaptık. Vidmar, Türk olursa zaten Fenerbahçe'de Preldzic Türk statüsünde oynadığı için Fenerbahçe'nin Vidmar'ı oynatması mümkün değil. Fenerbahçe, Vidmar'ı alıp ne yapacak? Bu yüzden herkesin bildiği gibi çok kolay bir şey değil. Vidmar'ı Türk yapma işlemimiz var. Eğer Vidmar'ı Türk yaparsak transfer işi değişiyor. Biz Vidmar ile 2 yıllık bir sözleşme yaptık. Yani transferin içinde olan bazı hassas noktalar var. Bu transfer Beşiktaş Kulübü'nün menfaatleri doğrultusunda yapılan bir transferdir. Bizim bir kaybımız yok. Hem kazancımız hem 2 yıllık bir kontratımız hem de Türk yapma şansımız var. Beşiktaş Kulübü'nün buradan bir zararı olmaz. Tam tersi kârı olur. Vidmar, şu anda Slovenya Milli Takımının son hazırlık dönemindeki en önemli oyuncusu. Bizim maçta 16 sayı 8 ribaund, Hırvatistan maçında 20 sayı 9 ribaund istatistikle oynadı. çok faydalı bir oyuncu. Yabancı oyuncu olarak da biz bu oyuncuyu kullanırız, Türk oyuncu olarak da kullanırız. Fenerbahçe, bu oyuncuyu bedelsiz verdiği için aynı şekilde bedelsiz alma durumu da olur. Burada bir problem yok. Ama Vidmar'ın Türk statüsüne geçmesi durumunda Fenerbahçe, Preldzic varken Vidmar'ı alamaz. Biz istersek bu kontrattan tek taraflı olarak çıkabiliyoruz. Hem maddi hem de teknik açıdan bizim için iyi bir kontrat.
---------------alıntı---------------
Vidmar'ı Fenerbahçe'den bedelsiz olarak aldık. Vidmar, şu anda yabancı statüsünde olan bir oyuncu. Türkiye'de yabancı statüsünde oynayan oyuncular, bir sene sonra başka bir kulübe gitmek isterse, oynadığı sezonda aldığı parayı ödemek kaydıyla bu oyuncuyu bir takımdan transfer edebiliyorsunuz. Kulübüne dahi sormaya gerek yok. Geçen sezon Vidmar'ın kontratı 700 bin Euro'dur. Biz Vidmar ile kendi aramızda bir anlaşma yaptık. Fenerbahçe Kulübü'ne bu oyuncuyu bize bedelsiz verir misiniz? diye sorduk. Yani bir seneliğine biz de oynaması için teklif sunduk. Daha sonra Fenerbahçe Kulübü ile aramızda bir anlaşma yaptık. Vidmar, Türk olursa zaten Fenerbahçe'de Preldzic Türk statüsünde oynadığı için Fenerbahçe'nin Vidmar'ı oynatması mümkün değil. Fenerbahçe, Vidmar'ı alıp ne yapacak? Bu yüzden herkesin bildiği gibi çok kolay bir şey değil. Vidmar'ı Türk yapma işlemimiz var. Eğer Vidmar'ı Türk yaparsak transfer işi değişiyor. Biz Vidmar ile 2 yıllık bir sözleşme yaptık. Yani transferin içinde olan bazı hassas noktalar var. Bu transfer Beşiktaş Kulübü'nün menfaatleri doğrultusunda yapılan bir transferdir. Bizim bir kaybımız yok. Hem kazancımız hem 2 yıllık bir kontratımız hem de Türk yapma şansımız var. Beşiktaş Kulübü'nün buradan bir zararı olmaz. Tam tersi kârı olur. Vidmar, şu anda Slovenya Milli Takımının son hazırlık dönemindeki en önemli oyuncusu. Bizim maçta 16 sayı 8 ribaund, Hırvatistan maçında 20 sayı 9 ribaund istatistikle oynadı. çok faydalı bir oyuncu. Yabancı oyuncu olarak da biz bu oyuncuyu kullanırız, Türk oyuncu olarak da kullanırız. Fenerbahçe, bu oyuncuyu bedelsiz verdiği için aynı şekilde bedelsiz alma durumu da olur. Burada bir problem yok. Ama Vidmar'ın Türk statüsüne geçmesi durumunda Fenerbahçe, Preldzic varken Vidmar'ı alamaz. Biz istersek bu kontrattan tek taraflı olarak çıkabiliyoruz. Hem maddi hem de teknik açıdan bizim için iyi bir kontrat.
---------------alıntı---------------
eurolauge'de (vurgula: cska moskova ) ile 2 kasım, (vurgula: barcelona regal ) ile de 30 kasım'da istanbul'da oynayacağı kesinleşmiştir.
+ yalnız ne maçlar olacak değil mi yalçın?
- öyle ömer abi öyle.
+ yalnız ne maçlar olacak değil mi yalçın?
- öyle ömer abi öyle.
beşiktaş bahçeşehir'in (vurgula: özlem özçelik)'ten boşalan "takımın ablası" statüsü için transferini gerçekleştirdiği 34 yaşındaki pasör çaprazı. özellikle eczacıbaşı ve milli takım[ybkz]swh[/ybkz] kariyeri hafızalarda canlılığını korumaktadır. (vurgula: arzu göllü)'den bu yana siyah beyazlı forma ile görmekten en çok memnun olduğum isimdir. hoşgelmiş.
brezilyalı futbolseverler için kendisinden önce garrincha gelir. eh bence de çok haksız sayılmazlar.
belçika'nın (vurgula: lierse) takımına transfer olmuş 38 yaşındaki her daim ağlamaklı sima. olur ya vakitlerden bir vakit akılınıza düşer divan şiirindeki sevgili gibi. bilesiniz diye yazdım.[ybkz]swh[/ybkz]
ayrıca bir de şöyle bir açıklamaya konu olan kombinelerdir.
http://tinyurl.com/cgf8h4y
http://tinyurl.com/cgf8h4y
ben sadece euroleague maçlarını hesap ederken tüm iç saha maçlarının abdi ipekçi spor salonu'nda oynanacak olmasının deklare edilmesiyle omuzlarımı çökertmiş kombinelerdir. tüm lig maçlarında tam kapatisyle doldurmanın pek olası görünmediği ve hayli sapa kalan[ybkz]swh[/ybkz] bir salonda niye bu ısrar anlamış değilim.
türk statüsüne geçebilmesi için başka türlü bağlantılarınızın olması gereken sloven pota altı oyuncusu. (bkz: turgay demirel). şayet fenerbahçe ülker'den böyle bir talep gelirse kendisi bir gecede "bir başkadır benim memleketim" şarkısına "lay lay lay lay lay la la lay lay la la lay" şeklinde eşlik edebilir.
fenerbahçe ülker'in yıllık 1.3 milyon euro karşılığında kesin olarak anlaşma sağladığı haberleri dolaşan danimarka - avustralya karışımı 2.11 boyunda ve 32 yaşındaki pivot. geçtiğimiz sezonu montepaschi siena takımıyla tamamlayan oyuncu, avustralya milli takımda forma giymekte olup; kariyerinde (vurgula: kinder bologna) ve cska moskova formaları altında euroleauge şampiyonluğu yaşamıştır.
simone pianigiani, sıla hasretini bu şekilde giderecek anlaşılan. yabancı sınırlamasına takılmasa muhtemelen geçen sene siena forması giyen rimantas kaukenas ve (vurgula: ksystof lavrinovic)'i de almak isterdi.
simone pianigiani, sıla hasretini bu şekilde giderecek anlaşılan. yabancı sınırlamasına takılmasa muhtemelen geçen sene siena forması giyen rimantas kaukenas ve (vurgula: ksystof lavrinovic)'i de almak isterdi.
ligin ilk haftasında deplasmanda oynamaları gereken elazığspor maçını bordo beyazlı ekibin stadının bakımda olması nedeniyle en uygun yer olan izmir atatürk stadı'nda oynayacak takımdır.
oynayaaa oynayaa gelin çocuklarrrrrr
edith piaf: şarkı değişimi. bu daha uydu sanki.
oynayaaa oynayaa gelin çocuklarrrrrr
edith piaf: şarkı değişimi. bu daha uydu sanki.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?