üsküdar'a giderken

gagam koptu sira pencelerimde
bitişiyle halkımızın aptal olduğuna inanmayanların önüne atılabilecek bir kanıt daha ortaya çıkmış oldu. dizinin senaristi ve yönetmeni selçuk aydemir'e kulak verecek olursak

--- spoiler ---

"Kaç projenin başına AB grubunda 3.olup TOTAL grupta 30. olmak gelmiştir bilmiyorum. Ama bizim dizimiz genele hitap etmiyordu biz de hiç taviz vermedik. İşin uzun ömürlü olması için senaryoyu totale yaklaştırabilirdik ama imtina ile kaçtık. Bir iki çapaklı bölüm hariç de proje hep içimize sindi her bölümü izledikten sonra birbirimizi tebrik ettik. Ama olmadı. Yapacak bir şey yok. Kanal kanal gezip işin kıvamını kaçırmaktansa final yapmayı tercih ettik."

--- spoiler ---

dediğini görüyoruz. ve bu da halkımızın gelişmişlik düzeyini anlatıyor zaten. bu halk yıllardır arka sokaklar denilen saçmalığı polisiye, doktorlar denilen aptallığı gerçekçi, çocuklar duymasın denilen şeyi aile üzerinden komedi diye izledi. ama süper baba, ekmek teknesi, kaygısızlar, yedi numara, tatlı hayat, kaynanalar, sıdıka ve şu an aklıma gelmeyen birçok kaliteli yapımı hatırlayan kişi sayısı çok az. peki nasıl oluyor da bu halk "selaamiii" diye bağıran kadına gülüyor da, gerektiğinde inceden de olsa hükümetin yerelde çalışmasıyla, öğrenci hayatıyla, toplumdaki genel algılamalarla dalga geçebilen dizilere gülemiyorlar ve saçmalık diyebiliyorlar. bu ülke kurtlar vadisi'ni gerçekçi behzat ç.'yi abartı olarak nasıl görebiliyor? what the hell is matter with these people?
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol