slaven bilic ile yüz yüze

forzaquila
spor basınından isimlerin çoğunluğu ıvır zıvır sorularıyla dolu da olsa hoş program. yalnız ekranda bir anda ali ece belirince bilic gülümseyip "that is a good guy, he's my best fan" demesi harikaydı. hakeza önder özen'in "çok soru cevapladı,yoruldu. yarın sabahki kahvaltıya gelebilecek mi?" sorusu... aklımda kalan önemli noktalar;

- pedro'ya önem veriyor. elbet bir gün şans bulacağını ve bunu değerlendirmesi gerektiğini düşünüyor.

- oğuzhan'ı modifiye etmeyi düşünüyor. hücumda her şeyi yapmaya çalışan oğuzhan'ın mevkisel görevleriyle de uğraşınca oyundan çabuk düştüğünü söyledi. bence de oğuzhan'dan mesut özil kıvamında "sürekli pozisyonlarda aktif rol almasa da her daim oyunun içinde" bir maestro yaratabilmeliyiz.

- eldeki alternatifler çift forveti ciddi şekilde düşünmesini sağlıyor. özellikle eneramo ve ömer formayı en çok zorlayan isimler anladığım kadarıyla.

ha ayrıca geçenlerde basın toplantısında "oyununuz ne kadar toplumsal?" sorusunu soran radikal yazarı uğur vardan bu sefer de komünizmden girdi; "bu kış olmasa da ilkbahar gibi sosyalizm gelecek mi?" gibilerinden bir soru sordu. bilic de kibarca "ben politikacı değilim,söz verebileceğim tek şey çok çalışacağımız" dedi. adama sürekli şöyle sorular yöneltip gitar-sosyalizm ikili dar boğaza sokmayın artık ya. adama zarar veriyorsunuz.

bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol