Uzun sessizlikler biriktirdim buralara ve hayata. Uzun çığlıklar attım aslında duymadınız veya duymamazlıktan geldiniz, neyse konumuz bu değil. Şimdi ayrılıklara bahane aramak anlamsız ve acısında; küsmek,darılmak birilerine. Bir gece ansızın çıkageldim acısını süpürmek için kapısını açtığında ahmet'in annesi beni buldu bu gece. Adım başka, sesim başka, nefesim başka. Ellerimde koca bir ülke getiremedim kusura bakma Anne! İsterdim elimde bir mektup, avucumda birikmiş koca umutlar ve montumun sol cebimde biriktirdiğim gülen çocuklar... Hevesle gökyüzünün maviliğine uçurulan uçurtmaların ipi sonsuz, kuyruğunda yarınlar olsun isterdim, kamışında da umutlar, Olmadı anne. Vurulduk, bombalandık, öldürüldük. Vicdanımızdan ve umutlarımızdan giren kurşun insanlığımızı sakat bıraktı ve sevemiyoruz, umutla bakamıyoruz, gülemiyoruz. Aşık olmak için yaşını doldurmasını bekleyen çocukları uğurladık geçenlerde gökyüzünün maviliğine. Uçurtmalarından vurulan çocuklar için açtık ellerimizi. Ağladık, fazlaca ıslak. Şimdi umutla bakmak yarına anlatmak değil midir karanlığa gökkuşağını? Şimdi yapılacaklar listesi hazırlamak dalga geçmek değil midir biraz hayatla? Tutunacak dalları birer birer kırılan yaşantılar görmüş gözlerim nasıl umutla bakabilir geleceğe? Şimdi susma vakti sözlük, çünkü karanlığa siyah kalemle yazılır sözlerim var benim ve alttan aldığım bir kaç önemsiz hayat dersim.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?