köylünün biri zamanında hacca gitmiş. hacdan dönerken ise herkese bir hediye getirmiş. köyün ağasına ise en önemli ve en değerli hediyeyi vermesi gerektiğini düşünmüş ve tüm saflığıyla bir miktar zem zem suyu ve mekke' den getirilmiş beyaz kefen bezi getirmiş. almış hediyelerini varmış ağanın konağına. kahyaya "ağaya bunları hediye getirdim" diyerek, ağa ile görüşmek istediğini belirtmiş. kahya bir bakmış bizim saf köylüye adam ciddi. ilk önce "olur mu öyle şey, böyle hediye mi olur be sersem adam" falan demiş ama köylüye dinletememiş. sonra köylünün ısrarlarına dayanamayıp ağanın yanına gitmiş ve demiş ki;
"ağam safın biri sana hediye olarak cenazende yıkanman için zemzem suyu ve kefeninde kullanılmak üzere mekke' den kefen bezi getirmiş. şimdi, ölür müsün öldürür müsün var sen düşün"
işte bu deyimin bu olaydan ortaya çıktığı söylenir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?