"sevgili Beşiktaşlılar,
Özellikle, kalbi sadece Beşiktaş için atan ve kimsenin kuklası olmayan temiz yürekli Beşiktaşlılar!
Hakkımda bir çok farklı odak tarafından, bir çok farklı başlıklarla, bir süreden beri ince ince işlenerek yürütülen; yalan, iftira ve alçaklık dolu kampanyaya bugüne kadar cevap vermediysem, son 10 gündeki öncelik ben olmadığım içindir. Dava şahsi bir dava değildir, Beşiktaş davasıdır ve Beşiktaş'ın bekası davasıdır. Kendi derdimize sonra bakarız.
Hasan Abi'ye söz verdiğim gibi, Beşiktaş'ın kritik mali ve idari konularını kişisel egoya ve duygulara yenik düşerek yarıda bırakmamak, başlattığım çalışmaları mümkün mertebe neticelendirmek için tüzük gereği Başkanlık görevini yürütecek olan Sn.Hüseyin Yücel ile birlikte görevime devam ediyorum, koltuk korumak için değil. Koltuk sevdasıyla inanmadığım bir yerde durmak benim yapabileceğim bir şey değil.
İleride görüntülü olarak yapacağım açıklamalara değin basit bir fragman vereyim. Bana karşı kampanyanın başlangıç noktalarından birisi, oyuncumuz Joao Mario transferiyle adımın anılması idi. Benim bu transferin yapılmasında uzaktan yakından bir alakam olmadığını göstermem benim sadece 1 dakikamı alır. Telefonumu ekrana tutar okuturum rezil olursunuz ve olacaksınız da!
Bu transferle ilgili bir hikaye anlatan bir program yapımcısının programında geçen Thierry Henry ile ilgili kısmını ben sanıp yorum yazıp bana hakaret edenleri utandırmam ise muhtemelen 15-20 saniyemi alır.
Diğer tüm futbol yönetimiyle ilgili tamamen gerçekdışı ithamların da cevapları benzerdir ve kanıtların hepsi de yazılı haldedir. 11 transferi tek tek ileride anlatıp, işin finans onayı ve finansal görüşme kısmı hariç oyuncu isteme, oyuncu veto etme, hocaya oyuncu aldırmama vb deli saçması ithamların hepsi, kararmış yüreklerin tezahürüdür ve benim için asla şaşırtıcı değildir. Bankacıyız ya “Söz uçar yazı kalır” misali, gösteririz tek tek ve konu kapanır, kapanacak da ama bu yalanlara inanıp itibar suikastına ortaklık edenler özür dileyecek mi mertçe çıkıp ortaya? Göreceğiz!
Son olarak; Goebbels taktikleri ile çok iyi bildikleri Fetö taktiklerini harmanlayıp, organize bir şekilde, birbirleriyle yazışarak, tek merkezden emir bekleyip “o hesaptan mı yayalım yoksa bu hesaptan mı yayalım”diye sorarak, benle ilgili akıl almaz iftiraları üretip yayanlara ise hiç merhamet göstermeyeceğim. Nasıl bir adamın itibarına saldırdığınızı anladığınızda sizin için çok geç olmuş olacak!
İtibar kavramı sizin hayatınızda olmayan bir kavram, benim için ise hayatta kalma sebebi!
Bunlara da cevabım toplam 15-20 dakika sürer ama ben tribünün anlayacağı dilden söyleyip şimdilik meseleyi kapatıyorum.
Bizde bir laf vardır “BEŞİKTAŞ'TAN MENFAAT BEKLEYEN …..” diye başlar gerisini herkes kendi meşrebine göre tamamlar.
Biz bu şiardan geliyoruz!
SİYAH BEYAZ ÖLÜM YAŞAM
Daha iyi, daha beyaz günlerde görüşmek üzere
Hak edenlere saygılarımla"
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?