2007-2008 sezonunda beşiktaş forması ile gol atmaya çabalamış arjantinli forvet oyuncusu. 1984 yılında buenos aires kentinde dünyaya gelen federico'nun huzurlu bir bebeklik dönemi geçirdiğini söylemek mümkündür. milupa marka mamalarla beslenmiş, sıvıyı alt tabakaya sızdırmayan bezlerle donatılmıştır. üç yıl sonra kardeşi (vurgula: gonzalo)'nun doğumu ile birlikte annesi ve babasının ilgisi ondan uzaklaşır. ta o zamanlardan inceden de olsa araya bir kıskançlık girer. kendisi de bir futbolcu olan baba (vurgula: jorge higuain ) her pazar günü okul çağına gelen bu iki kardeşi oturdukları apartmanın arka tarafında boş arsaya top oynamaya gönderir, tabi onları uzaktan takip etmeyi de ihmal etmez.
küçük yaşta river plate bünyesinde formalı/kramponlu yaşantıları başlar. kısa süre içinde gonzalo'nun federico'dan daha yetenekli olduğu anlaşılır. öyle ki kardeşi gonzalo ile aralarında üç yaş olmasına rağmen federico minik takımda top koştururken, gonzalo yıldız takımda oynamaktadır. o süre içinde en ufak bir umutsuzluğa kapılmadan her sabah aç karnına, (vurgula: giresun)'a fındık toplamaya giden amcasının gönderdiği (vurgula: fiskobirlik) fındık ezmesinden koca bir yemek kaşığı yiyerek teknik yetersizliğini kapatır ve kardeşinden bir yıl önce -2003'te- river plate a takımına yükselir. iki sezon burada forma giydikten sonra 2005 yılında (vurgula: nueva chicago) takımına kiralanır. (vurgula: nueva chicago)'da oynadığı dönemde, kayserispor'da teknik direktörlük yapan ertuğrul sağlam ve yardımcısı mutlu topçu'nun kendisini takip ettiği haberleri yayılır. yüzyüze yapılan transfer görüşmeleri esnasında ertuğrul sağlam'a "hocam sizde sucuk-pastırma gırla gidiyormuş. ancak menejerim bana işlenmiş eti yasakladı." demesi üzerine prensipte dahi anlaşma sağlanamaz.
2007 yılına gelindiğinde beşiktaş'ın başına geçen ertuğrul sağlam/mutlu topçu ikilisi yeniden kendisi ile bağlantıya geçerek durumu anlatır ve "deniz havası da dokunuyor deme. şimdi düşer bayılırız." şeklinde federico'yu psikolojik baskı altına alırlar. ısrarlara daha fazla dayanamaz ve teklifi kabul ederek 2007 yılında ilk kez ülkesinin dışına çıkıp istanbul'un yolunu tutar. ha şunu da belirtelim aynı sene kardeşi de real madrid ile anlaşmıştır. hava alanına inene kadar beşiktaş taraftarının "lan biz hangi higuain'i aldık" merkezli iç çatışmaları gündeme gelir. fakülte kantinlerinde gonzalocular ile federicocular taşlı sopalı kavgaya tutuşurlar. neyseki (vurgula: yeşilköy hava limanı)'ndan sıfatı gözüktüğünde kardeş kavgası bir gecede sona erer. kulak memesi hizasındaki kıvır kıvır saçları ile anterman ve maçlardan arta kalan zamanlarında pop star'da yarışmacı olarak yer alma ihtimalini bu satırların yazarına düşündürmemiş değildir.
gelgelelim federico higuain beşiktaş'ta toplam 380 dakika forma giyebilmiştir. önce saçlarını kısaltıp, daha sonra da sıfıra vurdurması yaşadığı sıkıntıları bir nebze de olsa tarif eder. binbir ısrarla türlü diller dökerek kendisini transfer eden ertuğrul sağlam kısa sürede gözden çıkarılmasına göz yummuştur. kayserispor'un ideal kadrosu için düşündüğü federico higuain, lamine diatta gibi oyuncuları beşiktaş'a transfer ederek pek çok kişiyi incitmiş, yaralamıştır. suç ne higuain'in ne de diatta'nındır aslında. özetle federico higuain sebep değil sonuçtur. "beşiktaş'ın çocuğu" isimli yapay motivasyonun sonucu...
yönetmen arkadaşımız süremizin daraldığını işaret ediyor, toparlıyorum. 2008 yılında (vurgula: club america)'ya kiralanır. o sezonun sonunda beşiktaş ile olan sözleşmesini karşılıklı olarak fesheder ve (vurgula: independiente ) ile anlaşır. 2009 - 2010 sezonunda artık vurgulab: godoy cruz)'un kiralık golcüsüdür. 2011 yılından beri (vurgula: atletico colon ) forması giymektedir.
"don't cry for me beşiktaş."
ağlamıyoruz oğlum, gözümüze toz kaçtı.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?