--alıntı--
"ortada çok kesin olan bir şey var, orantısız güç kullanılıyor. mahkeme kararı varsa, bariyerler neden orada duruyor? bunu anlamak mümkün değil. mesela sadece yabancı basını takip ederseniz olaylardan haberdar olabiliyorsunuz. oturup tekrardan düşünmeliyiz, durumumuza bakmalıyız. ben neden taksim olaylarını reuters’ten takip ediyorum? sadece halk tv ve internet var. kaldırılsın bu bariyerler eğer mahkeme kararı varsa; tansiyonu düşürmek hükumetin görevi. orantısız güç kullanımını, insanların şiddet görmesini kabul etmek mümkün değil.
sigarayı bırakma kampanyası başlatıyoruz ama insanları gaza alıştırdık. artık gidip bakkaldan biber gazı alınacak herhalde. biz de kara mizah yapıp kafamızı dağıtmaya çalışıyoruz. idare edenlerin, ülkeyi yönetenlerin görevi tansiyonu düşürmek. hiçbir şey yapılmıyor. kafanızı devekuşu gibi kuma gömemezsiniz; telefondan, twitter’dan, ondan, bundan, şundan yayılacak bu olaylar. tekrar ediyorum, mahkeme kararı varsa kaldırın gitsin o bariyerleri."
--alıntı--
(bkz: taksim gezi parkı direnişi)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?