emirhan oğuz

artin
Gideceğimiz yeri biliyoruz

izler var

gideceğimiz yeri biliyoruz

izler var

bizden önce bırakılmış.

sulardan yine nisan.

suların güneşine değil

diplerin güneşine bakıyoruz.

kolcuların vesayetini şi’rin âhı ile okuduğumuzdur.

birzaman geçtiğimiz yol

buğday tanesine rüzgârın yazdığı dua
çakır kayanın tanıklığı

susamışlığının önceki günü
başağın.

bunları yolun koruk bağında bırakmayalım, diyorsun

tütün yaprağına sarmışız, bu değerledir
açıp bakalım:

okunamayan kurşun kalemi
yemenisine tarih
düşülmemiş güzergâhın.

geçit bize el eder
al şimşeğin
mor şimşeğin ebrusunda:
tek bir kelime kalmış olsun
tek bir kelimeden aklın nârına çıkalım.

kolcular görmez bunları, diyorsun:

onlar görklü ambarı isterler
ceylan derisine kazınmış mülkü

sırlı hartayı.

gideceğimiz yeri biliyoruz:

bir kıyıya varmak iztiyoruz

kıyının heybesine

sırtımızdaki sancıyı mı indireceğiz
yoksa çakılların kumundan
bir şarkı mı söz verilmiş bize.

bunları bilmezdik önceleri:

zeytinin göksel teni ve
laika’nın tuzu
aklımızı çelebilir:

adını arıyoruz kara gökten ışık
devşiren balıkçı ağının.
……….

biz

gideceğimiz yeri biliyoruz.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol