deplasmanda rakip takımın taraftarıyla maç izlemek

deniztarafindakikale
hiçbir zaman bilmediğim ve öğrenemeyeceğim deneyim. zira kendime mukayyet olamadığım için kavga çıkması kaçınılmaz.

yalnız ona yakın olarak şunu yaşadım. 2000 yada 2001 yılındaki beşiktaş fenerbahçe maçıydı. inönü stadında müdüriyet girişinden geçerek, eski açık deplasman taraftarlarının arasına girdim (tabii fenerbahçe tribününde semtimin çocukları olduğundan bir iki tanesiyle de gözgöze gelmedik değil). oradan da ön tarafa yürüyerek stada açılan kapıdan sahanın içine girdim. maçın başlamasına yarım saat falan vardı ve takımlar sahada ısınıyordu. kapalı'nın önünden geçerken o tezahüratı duyduğum an hissettiğim duyguyu unutamam. o an kendi kendime dedim ki "ulan sahada futbolcu olsam, son nefesimi verir, yine de arkama adam kaçırmaz, çalım yemezdim" inönü'nün ambiyansı gerçekten çok farklı. akustik falan harikulade. zaten orada maça çıkıp da, herhangi bir zaman unutabilecek futbolcu olacağını sanmıyorum.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol