bernd schuster

ederson
kendisi yıllardır bilinen ağırbaşlı, temiz yüzlü, kapasitesi sınırlı beşiktaş hocalarından olmadığı için sevilmemiştir. kimseye eyvallahı olmayan, asi ruhlu yapısı yüzünden ise içinde benim de olduğum kitle tarafından çok sevilmiştir, özlenendir.

iyi bir taktisyen değildir, elinde her açıdan mükemmel bir kadro yoksa başarılı olması için uzun vadeli planlama gerektiren bir hocadır. duyguları, idealleri, hevesleri, egoları mantığının önüne geçer çoğu zaman ki, kendisini yıllardır unutmuş alman milli takımında oynamak için karşılığında para istemesi bunun en güzel örneğidir. yine geldiği sezon kadro ve oyuncu yapısına tamamen zıt bir sistemde takımı oynatmayı ısrar etmesi de buna güzel bir örnek oluşturur.

göze hoş gelen futbol oynatma önceliğinin yanında gençlere değer vermesi bir başka iyi özelliğidir. bugün artık 18 yaşına gelmiş muhammed'e bir 90 dakikayı çok görenler, schuster'in onu 16 yaşında sahaya sürdüğünü unutmamalıdır.

yine bugun kadroya alınmayan atınç, kiraya verilen furkan şeker, gönderilen onur bayramoğlu gibi gençlere şans vermiştir. necip uysal'ın bugunku seviyesine atlamasında en büyük pay sahiplerindendir. yine kendi zamanında cenk gönen ve ersan gülüm'ü sürekli oynattığı unutulmamalıdır. son olarak biraz zorunluluktan da olsa ali kuçik gibi bir genci porto maçında oynatma cesaretini göstermiş teknik adamdır.

özetle kendine has kişiliğiyle egoist-idealist bir futbol adamıdır kendisi. gönüllerin dayısıdır.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol