türkiye cumhuriyet merkez bankası

temel amacı resmi internet sitesinde şu şekilde belirtilmiş kurum: "Merkez Bankasının temel amacı fiyat istikrarını sağlamaktır. Fiyatların istikrarlı olması fiyatların hiç değişmemesi anlamına gelmemekte, fakat genel fiyat seviyesindeki uzun süren artış (enflasyon) veya düşüş (deflasyon) eğiliminin önlenmesi anlamına gelmektedir. Böylelikle Türk lirasının satın alım gücü ve dolayısıyla bir para birimi olarak güvenilirliği korunmaktadır."

milli paranın değerini koruma ayağına günlerdir yüksekten pompalanan doları aşağıya çekmeye başladılar. hasat zamanı tam da şimdi başlamış oldu.

--alıntı--

Merkez Bankası Döviz zorunlu karşılıklarının tüm vadelerde 50 bp düşürüldüğünü ve bu değişiklik ile finansal sisteme yaklaşık 1,5 milyar ABD doları ilave likidite sağlanmış olacağını açıkladı.

--alıntı--

3.78 olan dolar kurunu 3.74'e çekmişlerdir. 1-2 saate kalmadan tekrar 3.77 oldu. merkez bankası asla piyasaya döviz pompalamamlıdır. zaten aç kurt gibi bekleyen spekülatörler var bekleyen. olması gereken faiz yükseltilmesidir. ancak bu şekilde bir nebze durdurulabilir döviz. 12 ay boyunca her ay 0.25, gerekirse 0.50 veya 0.75 faiz artıracağını açıklamalı merkez bankası. ayrıca bağımsızlık konusunda da imajı düzeltilmeli. lakin görünen o ki, bu bile pek fayda etmeyebilir. zira ekonomi bu kadar yara almışken bu bile çare olmayacak gibi görünüyor.

faiz yükseltmenin dövizin yükselmesinden daha kötü sonuçlar çıkarması muhtemel döviz en azından piyasada akışı sağlayabiliyor. lakin yüksek faiz söz konusu olunca yatırımların azalması kaçınılmaz olur ve bunun çalışanlara yansıması nominal değerlerden daha çok işsizlik ve parasızlık ve harcamasızlık olarak yansıyacaktır. işte o zaman o evhamlanılan kriz tetiklenecektir.

tanım: faiz yükseltmeyerek doğru yapan banka.

faiz yükseltmesi elzem olan bankadır. şimdi faizlerin yükselmesinin ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerini biliyoruz. faizlere bakarsak geçen seneye göre faizlerimiz 2 puan düşük olmasına rağmen yatırımlarda bir artış yaşanmamış. yatırımları artıralım derken tasarruftan da olmuşuz. zira türkiye'deki sorun konjonktürel, siyasal ve yapısal. kusura bakmayın ama o veya bu bahaneyle 40 bin kişinin hapse konulup 110 bin kişinin kamudan ihraç edildiği, muhalif seslerin susturulduğu, alman şirketinin fetö'den kapatıldığı, 1.5 milyar nüfuslu çin'den bile daha fazla tutuklu gazetecinin olduğu ülkeye sermaye sırtını döner, kendisini güvende hissetmez. yani faizleri düşürelim, yatırımları artıralım gibi basit denklemler artık işlemiyor ekonomimize. al işte, 2 puan düşük ama artmamış. tasarrufların da gitmiş.

bu konuyu detaylı olarak irdelemek isteyenler için:

http://dusuncemektebi.com/d/133567/faizler-dusuyor-yatirimlar-artmiyor/
http://www.tcmb.gov.tr/wps/wcm/connect/TCMB+TR/TCMB+TR/Main+Menu/Istatistikler/Bankacilik+Verileri/Agirlikli+Ortalama+Mevduat+Faiz

adı türkiye cumhuriyeti merkez bankası değil türkiye cumhuriyet merkez bankası'dır. i harfinin olmama sebebi bağımsızlığına dikkat çekmek içindir. lakin türkiye'de merkez bankası bağımsız değildir. uzun boylu, seçim zamanları elinde kur'an sallayan, sürekli hönküren bir zatın direktifleriyle yönetilmektedir.

rte tarafından atananın görevden alınıp yerine yenisinin atandığı kurum .

"Cumhuriyet tarihinde ilk: 16 ay içinde iki Merkez Bankası Başkanı görevden alındı; Murat Uysal'ın yerine Naci Ağbal atandı"

"Merkez Bankası Başkanı yazlık ve kışlık olarak değiştiği için ömrünü doldurmuş gibi görünüyor." [ybkz]meral akşener[/ybkz] diyerek dalgalı kur politikasındaki dalgaya düşen kurum.