ingiliz dizileri

burakaydin
jenerik ve sahne müzikleri efektleri tüm dünya da beğenilip en iyi olduğu kabul edilen ülke dizileridir. hela olsun ne diyelim.
saniyede yirmidört kare
coğrafyanın havasından suyundan mıdır bilinmez aşırı derecede kaliteli diziler bütünü. içinden 'kötü' olabilecek bir dizisi bile sırf ingiliz olduğu için kurtarıyor. çünkü kendine has kurguları, karakter yaratımları, o biçim teknikleri ve müzikleri var. komedisi bambaşka bir yerde, apayrı bir kültür iken, aksiyon, dram, fantastik ve bilim kurgu olanları da başlı başına nadide eserlerdir.

bir çırpıda aklıma gelenler,

(bkz: coupling)
(bkz: spaced)
(bkz: sherlock)
(bkz: the office)
(bkz: black mirror)
(bkz: misfits)
(bkz: doctor who)
(bkz: shameless)
newcastle
biraz da ingiliz edebiyatı ile ilgili olduğunu düşündüğüm durumdur. tarihinde; daniel defoe, william shakespeare, charles dickens, hatta oscar wilde gibi yazarlar varsa gün gelir bir john ronald reuel tolkien çıkarırsın o ülkeden.

daha agatha christie, rudyard kipling, anthony burgess ve george bernard shaw'a sıra bile gelmedi, düşün.

türkiye'de olsa; oscar wilde, eşcinsel olduğu için kadın programlarına kadar düşürülüp itibarsızlaştırılır, shakespeare, iktidar yalakası olur çıkar, daniel defoe, yurtdışında bir konferansta söyledikleri nedeniyle 301'den yargılanır, bernard shaw da muhtemelen madımak oteli'nde yanarak can verirdi.

sonra yine her seçimden sonra ertesi sabah işyerlerimizde şu cümleyi kurardık:

"ya valla artık buralardan gitmek lazım ya, izmir'e yerleşelim diyoruz."

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol