ben türkçe müzik dinlemem diyen ergen

her daim vardır bunlardan. ay ben türkçe müzik dinlemiyorum, rock- cock, heavy- light metal dinliyorum, jazz- bazz diye ortalıkta dolanırlar. bunların çoğu da yabacı dil konusunda yetersizdirler, ama görsen sanki hayatları londrada, new orleansda geçmiş. Sorarsın ana dilin ne , hangi dilde rüya görüyorsun, hangi dilde küfür ediyorsun, hangi dilde sayıyorsun, ne alaka derler...
Sen kendi müziğini bilmeden sanat müziği eşliğinde duygulanmadan, halk müziği ezgilerini anlamadan, barış manço'nun şarkılarından kendine bir pay çıkarmadan, sezen aksu ile efkarlanmadan, mfo ile güllerin içinden geçmeden, yabancı bir kültürün sana sunduğu dayatma müziği sadece dinliyorum dersen , ben sana acırım.
Bu demek değildir yabancı müzik dinleme, tabi ki orada daha büyük müzisyenler, yeni akımlar, daha kaliteli kayıtlar , daha yetenekli çalgıcılar var, ama önce kendi müziğin ne onu bir anla, öğren sonra başkasına öykün, tıpkı hayatının her aşamasında yapacağın gibi.Yoksa yıllar sonra neler kaçırdığının farkına varırsın.

şahsen kendi müzik zevkimden dolayı teoman hariç türkçe müzik dinlemediğimden şahsıma edilmiş bir hakaret olarak algıladığım bildiğiniz düz hakarettir. insan iyi ingilizce bildiğinde (veyahut başka bir yabancı dil) hemen biri çıkar "niye bu kadar iyi öğrendin sen türk değil misin burası türkiye değil mi?" diye sorar. sormaz demeyin bana kaç kere oldu. kimse önce kendi müziğini sevecek diye bir şey yok. öncelikle bu ülke de insanlara "şunu sev şunu sevme" tarzı dayatmalar çok yapıldığı için kimsenin birbirine saygısı sevgisi kalmadı. haa bu işin sosyo-kültürel tarafı. bir de şu var. belki adam justin bieber malını dinlerken mutlu oluyor. sana ne kardeşim?

özet: sana ne bilader isteyen istediğini dinler, giren çıkan nedir?

zevkten zevke değişen bir durumdur. lakin mfö,barış manço, zeki müren, leyla the band gibi sanatçı ve grupları [ybkz]swh[/ybkz] dinlemeden " ya türkiye de adam gibi sanatçı yok, şarkı çıkmıyo adam gibi" şeklinde yorum atarsan yanlışsın kardeşim. ben bundan hoşlanıyorum onları dinlemiyorum dersen eyvallah. gördüğünüz gibi herşey üslüpta bitiyor.

aristomulobjk'nun görüşüne katıldığım ibaredir.

bu ergenler müzik nedir, müzik tarihi, türk kültürünü bilmedikleri kadar, ergenliğin verdiği deli doluluk, ve her boku ben bilirim havaları ile lafı götünden anlarlar çoğunlukla.
sizin fikrinizi bir dayatma olarak alırlar, ne denmek istediğini bile anlamazlar.
benim fikrim bu tip adamları bırakın biber, domates ne dinlerse dinlesin. zaten türk sanat muzikisinden, barış mançodan, neşet ertaştan bir bok anlamayan adam ile bir şey tartışmaya gerek yoktur.Türkçe sözlü müzik dediğin o kadar geniş bir yelpazedir ki , insan kendi dili ile duygularını ifade eden illa ki bir sanatçı, bir tür bulur. ha bulamıyorum diyen yabancı hayranı palavracıların , mp3'de , bilgisayarında arasanız, serdar ortaç, ibrahim tatlıses, tarkan şarkıları gırladır orası ayrı.

tabi ki bir de standart türk insanının "her şeyin kralı bizde vardır. bizde ki sana uymuyorsa sende problem vardır." havası vardır. ona göre neşet ertaş üstad (huzur içinde yatsın, toprağı bol olsun) varken bir yabancı dinlemek senin "karşısına oturulup bir şey tartışılacak adam" olacak değeri bile kaybetmene yeter de artar bir durumdur. insan belki bülent ortaçgilin ezgileriyle, belki teomanın öyküleriyle, belki şebnem ferahın sesiyle duygularına yelken açmak ister. ama belki eminem, justin bieber,metalica, slayer dinleyerek sözlerini anladığı veya anlamadığı belki melodisi belki sözleri için dinlediği müzikleri dinleyerek coşmak, rahatlamak, ya da arka planına gürültü yapmak ister. işin özü şudur ki kulaklık icat edildi edileli kimin ne dinlediği artık herkesin kendi derdi olmalı. sen adamı dinlediği müzik yüzünden hor görürsen seninle işimiz var.