fyodor dostoyevski'nin ününü kazandığı ilk eseri.
kitabın türkçe çeviri adı: "insancıklar" gerçekten yerinde bir çeviri.
bunu kitabı okudukça daha iyi algılayabiliyorsunuz.
son derece sıradan kenar mahallelerde yaşayan insancıkların hikayesi çok yalın bir dille işlenmiş.
bir katip ile fakir bir kızın hikayesi. öyle ki yaşadıkları semtte sabaha komşularının yoksulluktan öldüğü haberiyle uyanabiliyorlar. ya da kendi yoksulluklarını unutup insanlıklarını unutmadıkları için yanındakilere yardım edebilecek kadar asil insanlar bu insancıklar.
insancıklar;
"neden bir insan palto için bu kadar aşağılıklara katlansın ki, ben düğmesiz paltomla biraz utanarak işe gitsem de asla onurum ve haysiyetimden dönmem. işyerinde herkes bana bakıyormuş,en ufak hareketlerinde beni yeriyormuş gibi hissediyorum. ama olsun meleğim, zaten onlar alay etmek,dedikodu yapmak için fırsat ararlar."
insancıklar
dostoyevski'nin karakter yaratmaktaki muazzam başarısını gösteren ilk eseri. insanlar ve insancıkları anlatmış üstad.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?