taksim olaylarını sadece gezi parkından ibaret sanmak

fani madida
bana göre büyük yanılgı.

şunu çok net görmeliyiz, evet olaylar gezi parkı'nı koruma maksadıyla başladı. fakat oradaki çevreci gruba yapılan sert müdahale olayın boyutlarını değiştirdi. gezi parkı olayı bardağı taşıran son damla oldu sadece.

hani başbakan soruyor ya neyi protesto ediyorlar ne haklarını ellerinden aldık diye ben elimden gelen bir kaç tanesini sıralayayım;

biz kimsenin hayat tarzına karışmadık deyip on saniye sonrasında "ama metroda sarılan çiftin uyarılması doğrudur" diyen bir başbakana sahibiz. "kimse kızını başkasının kucağında görmek istemez" gibi de son derece sapıkça bir bakış açısıyla savundu başbakan bunu. biz de başbakanımızı abd'nin kucağında görmek istemiyoruz mesela.

eğitimde şunları yaptık bunları yaptık diye bir sürü şey sıraladı dün. 4+4+4 gibi bir saçmalığa mahkum edildi bu ülke. üstelik de hiç bir eğitim kurumunun görüş ve önerileri alınmadan. akıllarına geldi ve yaptılar. kimseye soruldu mu? halkın ne düşündüğü önemsendi mi?

eğitimden laf açılmışken türkiye'Nin en güvenilir kurumlarındna biri olan ösym'yi getirdikleri duruma da bakmak gerekli. hangi sınavda adalet olduğuna inanıyoruz artık? gereken yapıldı mı? halkın sesini dinleyen oldu mu?

deniz feneri olayıyla kendi yandaşları söz konusu olunca nasıl adaletsiz davrandıklarını gördük. halk tepkisi yine umurlarında olmadı.

çok konuşan insanları tek suçları muhalif olmak iken ergenekoncu diye içeri attılar. türkiye tarihinin en büyük adaletsizlik operasyonu yapıldı. halkın sesi yine umursanmadı çünkü başbakanımız savcılıkla meşguldü o an.

bunların hepsi birer örnek ve şüphesiz ki arttırmak mümkün. bu örneklerin hepsi bize gösteriyor ki ülke insanının hayatını derinden etkileyecek değişikliklerde ya da yapılan hukuksuzluklarda kimse halkın sesini duymak istemedi. hep görmezden gelindi halk. ve şimdi verilen mücadele bunun mücadelesi. halk kendi varlığının farkına varılmasını istiyor. "ben yaptım oldu" zihniyetine tepkisini koyuyor.

o yüzden lütfen kimse "e parkı verdiler işte yea" diye savunma getirmesin. o ağaçlar sadece insanların üzerindeki ölü toprağını attı.

başbakan çıkıp bu insanların da varlığını kabul edip, bu insanları "alkolik" , "çapulcu" ya da "marjinal" diye nitelemekten vazgeçene ve bu insanlar niye eylem yapıyor sorusunu kendine sorana kadar devam edecektir bu protesto gösterileri.
hurremsoultan
dar açılı bir sanrı.

60 il, 20 ülkede ayrı ayrı yüklü gruplar halinde direniş sürmekte.

mistır erdoğan'ın tavrı hafiften insani olsaydı belki azabilirdi bu sayılar ama malüm kibirle donanınca ful olarak, insanları iyice fitilledi.

huzur tribünde
başbakan'ın y.dışından dönmesiyle gece çalışan metro ve taksim'e gitmek isteyenleri engellemek amacıyla kapatılan yollar arasındaki farkı anlayamayacak olan insanların görüşü.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol