bazıları vardır ki valla yaratmasaydı biz olmazdık der bazıları vardır ki hadi be ordan biz varolduk yaratıcı siktir et der bazıları da vardır ki ne inkar eder ne kabul eder. na bunlara da agnostik denir.
agnostik
tanrı bilinemezciliğini savunan ve teistlerin inandığı tüm dinleri reddeden insan.
tam anlamıyla dinsiz ama tam anlamıyla tanrıtanımaz değil. bunu böyle açıklayınca; bir teistin ve bir ateistin gözünde, deist'e benzetilmesine hiç şaşırmamak lazım. keza her bir teist ve/veya her bir ateist; rengini çoktan belli etmiş ve rakibi gördüğü düşünce sahiplerine karşı hamlelerini çoktan hazırlamış birer zavallıdır. bir ateist; agnostik bir insanın zamanla deist olacağı varsayımına körü körüne inanır. agnostik bir insanın zamanla tanrı bilinemezciliğinden, bilinirciliğe evrileceğine ve deist bir insan halini alacağına inanır. buna sonra geleceğim. yalnız aynı örneği, teist için de vermem gerekiyor. bir teist de; agnostik bir insanın zamanla ateist olacağı varsayımına körü körüne inanır. agnostik bir insanın zamanla tanrı bilinemezciliğinden, tanrıtanımazcılığa evrileceğine ve ateist bir insan halini alacağına inanır. bu iki zıt kutubun, agnostik bir bireyin zamanla evrileceği düşünce akımı varsayımlarının sonucu; bir adet nur topu gibi deist veya bir adet nur topu gibi ateist olacağı tahminini ortaya koyuyor. peki teist, bir agnostik için direkt ateist olacak varsayımı güderken, neden ateist bir agnostik için direkt teist olacak varsayımını gütmüyor? neden teist değil de, deist olacak varsayımı aşırı derecede ağır basıyor?
çünkü bir teist (burada dogmatik düşünce/düşünme/düşünememe sisteminin büyük etkisi var), agnostik bireyin tanrı bilincini ''bilinemezcilik'' olarak açıklamasından aşırı rahatsız ve direkt düşmanı olarak ''kesin ateist olacak'' damgası vurabilirken; bir ateist kendi içinde de devamlı yaşadığı ''bilinemezcilik'' duygusunun verdiği ağırlıkla agnostik bireyin en kötü şartlarda deist olabileceğini öngörüyor. hakeza, agnostik olduğunu düşünen insanı kökten kaybetmeyelim diyerek de deist olmasını istiyor, olacaksa buna içten içe seviniyor diyebiliriz.
ama yok öyle bir şey işte. kutuplar çok kızacak da, o olay öyle değil işte. olmuyor öyle işte, zati hiç olacak bir şey de değil işte. agnostik bir bireyin, dinleri kökünden reddederken tanrı bilincini ''bilinemezcilik'' olarak açıklamasından daha naif, daha sağlam ve daha mantıklı ne olabilir ki? yani teist ve ateist gibi, kılıçları çekip ''- inanıyorum'', ''- inanmıyorum'' oyunu mu oynasın agnostik? düşmanı karşısına alıp bıkmadan usanmadan alt etmeye çalışan iki boktan kutup gibi, yer misin yemez misin mi desin? nedir yani aga, cidden nedir? yalnız bu bağlamda; döneklik, tembellik vs. gibi benzetmelerle (aslında, haydi gel bizimle ol demeye getiriyorlar) kendilerine benzetmeye çalıştıkları agnostiklerin, yine kendilerinden çok daha sağlam temellere dayanan bir düşünce sistemine sahip olduklarını adları gibi bilen kutup ateistler. bir ateist, bir agnostiğin düşüncelerinin hiçbirini yıkamayacağını çoğu zaman gördüğü gibi, aslında kendisinin düştüğü durumunda farkındadır. bir teist için bunu söylemek pek mantıklı değil, çünkü onlar için kurtarılamayacak düzeyde bir insan bu agnostik. ''adam dine inanmıyor yahu, daha ne olsun muhterem'' yaklaşımından öteye gidemeyecekleri için, onları bu konudan muaf tutuyorum. bir inanışı başlatan ile, başlayan bir inanışı sorgulayan adamın aynı ortak paydada tekrar bir araya gelmesi mümkün değil onlar için. neyse, boş veriyorum teistlerin ne düşündüğünü.
agnostik bir bireyi, deist bir birey gibi algılamak (işine öyle geliyor haspamın) isteyen kesim başından beri ateistlerdir. yalnız aynı ateistler şunu unutmasınlar; agnostik, savunduğu görüşü teist ile ve ateist gibi silahlarını kuşanarak tartışacak hiçbir düzlemin içine girmez. kabul etmez yani sidik yarıştırmayı, at koşturmayı, o akıl almaz egoistliği.
zaten agnostik bir birey kendi içindeki tanrı kavramını ''bilinemezcilik'' ile; düşüncelerini öldüresiye savunan ve birbirlerine ''- hayır ben haklıyım tanrı var amk!'', ''- hayır ben haklıyım tanrı yok amk!'' tadında atarlanan teist ve ateiste kıyasla, çok daha sağlam bir mantık süzgecinden geçirip ''bir şeyi de bilmeyin lan amına koduklarım'' naifliğiyle açıklayabilmiş insandır.
tam anlamıyla dinsiz ama tam anlamıyla tanrıtanımaz değil. bunu böyle açıklayınca; bir teistin ve bir ateistin gözünde, deist'e benzetilmesine hiç şaşırmamak lazım. keza her bir teist ve/veya her bir ateist; rengini çoktan belli etmiş ve rakibi gördüğü düşünce sahiplerine karşı hamlelerini çoktan hazırlamış birer zavallıdır. bir ateist; agnostik bir insanın zamanla deist olacağı varsayımına körü körüne inanır. agnostik bir insanın zamanla tanrı bilinemezciliğinden, bilinirciliğe evrileceğine ve deist bir insan halini alacağına inanır. buna sonra geleceğim. yalnız aynı örneği, teist için de vermem gerekiyor. bir teist de; agnostik bir insanın zamanla ateist olacağı varsayımına körü körüne inanır. agnostik bir insanın zamanla tanrı bilinemezciliğinden, tanrıtanımazcılığa evrileceğine ve ateist bir insan halini alacağına inanır. bu iki zıt kutubun, agnostik bir bireyin zamanla evrileceği düşünce akımı varsayımlarının sonucu; bir adet nur topu gibi deist veya bir adet nur topu gibi ateist olacağı tahminini ortaya koyuyor. peki teist, bir agnostik için direkt ateist olacak varsayımı güderken, neden ateist bir agnostik için direkt teist olacak varsayımını gütmüyor? neden teist değil de, deist olacak varsayımı aşırı derecede ağır basıyor?
çünkü bir teist (burada dogmatik düşünce/düşünme/düşünememe sisteminin büyük etkisi var), agnostik bireyin tanrı bilincini ''bilinemezcilik'' olarak açıklamasından aşırı rahatsız ve direkt düşmanı olarak ''kesin ateist olacak'' damgası vurabilirken; bir ateist kendi içinde de devamlı yaşadığı ''bilinemezcilik'' duygusunun verdiği ağırlıkla agnostik bireyin en kötü şartlarda deist olabileceğini öngörüyor. hakeza, agnostik olduğunu düşünen insanı kökten kaybetmeyelim diyerek de deist olmasını istiyor, olacaksa buna içten içe seviniyor diyebiliriz.
ama yok öyle bir şey işte. kutuplar çok kızacak da, o olay öyle değil işte. olmuyor öyle işte, zati hiç olacak bir şey de değil işte. agnostik bir bireyin, dinleri kökünden reddederken tanrı bilincini ''bilinemezcilik'' olarak açıklamasından daha naif, daha sağlam ve daha mantıklı ne olabilir ki? yani teist ve ateist gibi, kılıçları çekip ''- inanıyorum'', ''- inanmıyorum'' oyunu mu oynasın agnostik? düşmanı karşısına alıp bıkmadan usanmadan alt etmeye çalışan iki boktan kutup gibi, yer misin yemez misin mi desin? nedir yani aga, cidden nedir? yalnız bu bağlamda; döneklik, tembellik vs. gibi benzetmelerle (aslında, haydi gel bizimle ol demeye getiriyorlar) kendilerine benzetmeye çalıştıkları agnostiklerin, yine kendilerinden çok daha sağlam temellere dayanan bir düşünce sistemine sahip olduklarını adları gibi bilen kutup ateistler. bir ateist, bir agnostiğin düşüncelerinin hiçbirini yıkamayacağını çoğu zaman gördüğü gibi, aslında kendisinin düştüğü durumunda farkındadır. bir teist için bunu söylemek pek mantıklı değil, çünkü onlar için kurtarılamayacak düzeyde bir insan bu agnostik. ''adam dine inanmıyor yahu, daha ne olsun muhterem'' yaklaşımından öteye gidemeyecekleri için, onları bu konudan muaf tutuyorum. bir inanışı başlatan ile, başlayan bir inanışı sorgulayan adamın aynı ortak paydada tekrar bir araya gelmesi mümkün değil onlar için. neyse, boş veriyorum teistlerin ne düşündüğünü.
agnostik bir bireyi, deist bir birey gibi algılamak (işine öyle geliyor haspamın) isteyen kesim başından beri ateistlerdir. yalnız aynı ateistler şunu unutmasınlar; agnostik, savunduğu görüşü teist ile ve ateist gibi silahlarını kuşanarak tartışacak hiçbir düzlemin içine girmez. kabul etmez yani sidik yarıştırmayı, at koşturmayı, o akıl almaz egoistliği.
zaten agnostik bir birey kendi içindeki tanrı kavramını ''bilinemezcilik'' ile; düşüncelerini öldüresiye savunan ve birbirlerine ''- hayır ben haklıyım tanrı var amk!'', ''- hayır ben haklıyım tanrı yok amk!'' tadında atarlanan teist ve ateiste kıyasla, çok daha sağlam bir mantık süzgecinden geçirip ''bir şeyi de bilmeyin lan amına koduklarım'' naifliğiyle açıklayabilmiş insandır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?