beşer kişilik takımlar halinde elle ve topla oynanan, yüksekliği 3,05 metre olan pota adı verilen çemberden geçirerek kazanmaya çalışılan takım oyunudur.
basketbol
fiziksel mücadelenin en kora kor yaşandığı spor dallarından biri
yönetimimiz tarafından unutmaya yüz tutmuş şubemiz...
dünyanın en gereksiz spor dallarından biri.Okul takımında 3 sene oynamış olmama rağmen nefret ediyorum
. Beşer kişilik iki takım arasında topu 3 metre yükseklikteki karşılıklı duran ağ geçirilmiş iki sepetten birine sokup sayı kazanmak esasına dayanan bir oyun...
basketbol nba dir...
sepet topu olarak adlandırılan ve yüksekte asılı olan bir sepetten topum geçirilmesini hedefleyen oyun. zamanla evrile evrile nba e kadar gelinmiş o ayrı
futboldan sonra en çok sevilen ve takip edilen spor dalı
beşiktaş erkek basketbol takımının geçirdiği efsane sezondan sonra; kartal sözlük başlıklarına hakim olan spor dalı. demek neymiş; kimse beşiktaş taraftarı şuna ilgisiz buna alakasız demesinmiş.
eğer taraftarın istediği başarı gelirse; ilgi de otomatik olarak yansımakta.
eğer taraftarın istediği başarı gelirse; ilgi de otomatik olarak yansımakta.
bitime dört saniye kala dört sayı geriden gelip kazanabileceğiniz maçlara sahne olan bir spor dalıdır.
http://www.youtube.com/watch?v=1hYJeVJ4qZI
http://www.youtube.com/watch?v=1hYJeVJ4qZI
amatör de olsa oynayanların daima aşağıdaki videoda yer alan tiplerden en az birisiyle karşılaştığı spordur.[ybkz]swh[/ybkz]
https://www.youtube.com/watch?v=0gWxHFMog9w
https://www.youtube.com/watch?v=0gWxHFMog9w
bir spor dalı. dolayısıyla; kartal sözlük'teki yeri daimidir.
(bkz: sol frame'in basketbol oyun tahtasına dönmesi)
(bkz: sol frame'in basketbol oyun tahtasına dönmesi)
ncaa ekiplerinden michigan state örneğine bakılınca bazen taraftarın ne kadar belirleyici olduğunu gördüğümüz spor dalı. columbia ile oynadıkları maçta, top rakibin elindeyken hücum süresinin dolmasına 5 saniye kalınca yüksek sesle 8'den geriye doğru saymaya başlayarak üst üste iki defa top kaybı yaptırıyorlar. columbia'lı oyuncular henüz 3 saniyelerinin daha olduğunu zannediyorlar ama nafile.[ybkz]swh[/ybkz]
oynatalım:
http://www.youtube.com/watch?v=iJBl834dq18
oynatalım:
http://www.youtube.com/watch?v=iJBl834dq18
kolsuz formayla oynanır. net. eski köye yeni adet getirmeyin olm.
http://solecollector.com/news/flashback-michael-jordan-in-the-air-jordan-v-white-black-fire-red/
yarım kollu şeylerle basket mi oynanır lan? futbola mı özendiniz?
#313158
http://solecollector.com/news/flashback-michael-jordan-in-the-air-jordan-v-white-black-fire-red/
yarım kollu şeylerle basket mi oynanır lan? futbola mı özendiniz?
#313158
bir spor dalıdır. birden hatırlatma ihtiyacı duydum, öyle içimden geldi.
haftada minimum 5 gün serbest olarak yaptığım spor. aslında herşey, uykusuzluk probleminden dolayı gittiğim doktorun tavsiyesiyle başladı. tavsiye dediğim de "git spor yap kaldır götünü" minvalinden. haklıydı, 2 senedir düzenli spor yapmıyordum yüzmeyi saymazsak. her neyse, evimin dibinde bir park var, gitmeye başladım ben buraya. ilk başlarda (5-6 hafta evvel) çocukların futbol sahasına çevirdiği, arada zibidi ergenlerin uğrayıp ayak yaptıkları bir basket sahası vardı buranın. ilk 2 hafta çoğunlukla tek başına potayı dövmekle meşgul oldum, arada gelen tiplerle maç yaptık falan. gerçi pek maç da denemezdi onlara, iki eliyle top sektiren mi ararsın, basket topunu bomba diye karakola götüren mi.. düşününce komik geliyor şimdi. 2 hafta böyle arızalı geçtikten sonra ben de heves meves kalmadı, üstüne havalar bozup abim de askerden izne geldiğinde bahanem oldu gitmemeye. ilaçlarla anca tutturduğum uyku düzenim de bozulmalar başladı.
abim 1 hafta kalıp gitti. ben de düzen müzen kalmadı iyice. 3 hafta önce olacak, yine öğleni gördüğüm bir gecenin ardından, yadigar ps2'mde oynayacak oyun aramaya başladım. cd kutusunun ilk sırasında nba 2k7 vardı. o anı bir mesaj olarak algıladım desem yalan olur, götümü kaldırmaya mecalim yok. neyse açtım ben bu oyunu baktım memory card'da detroit'le kalan kariyer var, play-off yarı finalinde kayıtlı. girdim maça, t-mac'i almışım takasla herif öyle böyle estetik değil arkadaş. bugün hala basketbola devam ediyorsam, bunda bu ipnenin payı büyük. bir iki maç yaptıktan sonra gaza geldim, kapattım, aldım topu fırladım sahaya. gittim ama saha bomboş. kendi halimde takılırken baktım ergen bi basket tayfası geldi. dedim "nasıl lan?".
bunlar arka arkaya 2-3 gün geldiler. kapışmalı maçlar oldu, ara sıra püf noktalar gösterdim bunlara her neyse. sonra ne olduysa, parkın müdavimi futbol hastası çocuklarda bi basket şevki başladı. önce 2 taneyle başladı, her gün giderek artarak en sonunda dün 18 kişiyi buldu! öeh be! ben sıkıntıdan her gün bunlara birşeyler katmaya çalıştım gönüllü olarak, işte durmadan pas verip hareketlenmedir, top sürmedir falan. arada futbol konusunda tüyolar da verdim. şaşırdı gençler, saygı duydular. ama son 3 gündür farklı şeyler var, abiden hocalığa evrildim. [ybkz]swh[/ybkz] işin kötüsü bunların anaları babaları geliyor benden fikir alıyor. lan hiç bu noktalara geleceğini düşünmemiştim. işin daha ilginci 17-18 yaşlarında basketbolcu gençler de var kızlı-erkekli. bugün maç yaparken konuştuk, yardımcılık yapacaklarmış bana artık. [ybkz]swh[/ybkz] vallahi bu çılgınlığın büyümesinden korkuyorum sözlük, yoksa yakında o parka o saha yetmeyecek, belediye de benim ağzıma edecek. [ybkz]swh[/ybkz] ama işin pozitif tarafı çocuklara alt yapı eğitimi vermek hoşuma gitmeye başladı anasını satayım, okulu bırakıp besyoya mı girsem nedir? [ybkz]swh[/ybkz]
şu an kulağa çılgınca geliyor ama bu iş biraz daha ciddiye binerse velilerden para toplayıp spor kulübü açma fikirleri kafamda dönüyor şu sıralar. sözlüğün basketbol uleması yazarlarına da yöneticilik teklifleri hazırladım hatta. [ybkz]swh[/ybkz]
abim 1 hafta kalıp gitti. ben de düzen müzen kalmadı iyice. 3 hafta önce olacak, yine öğleni gördüğüm bir gecenin ardından, yadigar ps2'mde oynayacak oyun aramaya başladım. cd kutusunun ilk sırasında nba 2k7 vardı. o anı bir mesaj olarak algıladım desem yalan olur, götümü kaldırmaya mecalim yok. neyse açtım ben bu oyunu baktım memory card'da detroit'le kalan kariyer var, play-off yarı finalinde kayıtlı. girdim maça, t-mac'i almışım takasla herif öyle böyle estetik değil arkadaş. bugün hala basketbola devam ediyorsam, bunda bu ipnenin payı büyük. bir iki maç yaptıktan sonra gaza geldim, kapattım, aldım topu fırladım sahaya. gittim ama saha bomboş. kendi halimde takılırken baktım ergen bi basket tayfası geldi. dedim "nasıl lan?".
bunlar arka arkaya 2-3 gün geldiler. kapışmalı maçlar oldu, ara sıra püf noktalar gösterdim bunlara her neyse. sonra ne olduysa, parkın müdavimi futbol hastası çocuklarda bi basket şevki başladı. önce 2 taneyle başladı, her gün giderek artarak en sonunda dün 18 kişiyi buldu! öeh be! ben sıkıntıdan her gün bunlara birşeyler katmaya çalıştım gönüllü olarak, işte durmadan pas verip hareketlenmedir, top sürmedir falan. arada futbol konusunda tüyolar da verdim. şaşırdı gençler, saygı duydular. ama son 3 gündür farklı şeyler var, abiden hocalığa evrildim. [ybkz]swh[/ybkz] işin kötüsü bunların anaları babaları geliyor benden fikir alıyor. lan hiç bu noktalara geleceğini düşünmemiştim. işin daha ilginci 17-18 yaşlarında basketbolcu gençler de var kızlı-erkekli. bugün maç yaparken konuştuk, yardımcılık yapacaklarmış bana artık. [ybkz]swh[/ybkz] vallahi bu çılgınlığın büyümesinden korkuyorum sözlük, yoksa yakında o parka o saha yetmeyecek, belediye de benim ağzıma edecek. [ybkz]swh[/ybkz] ama işin pozitif tarafı çocuklara alt yapı eğitimi vermek hoşuma gitmeye başladı anasını satayım, okulu bırakıp besyoya mı girsem nedir? [ybkz]swh[/ybkz]
şu an kulağa çılgınca geliyor ama bu iş biraz daha ciddiye binerse velilerden para toplayıp spor kulübü açma fikirleri kafamda dönüyor şu sıralar. sözlüğün basketbol uleması yazarlarına da yöneticilik teklifleri hazırladım hatta. [ybkz]swh[/ybkz]
beşiktaşımın 4 kupa ile kapattığı sezondan beri tat alamadığım spor dalı.
nba sloganı olan i love this game ile tarif edilebilecek spor dalı. gerçekten basketbol benim için futbolun önünde. bilgim futbolda daha yüksek ama sevgim basketbol diyor arkadaş.
hele ki bir beşiktaş milangaz serüveni yaşadık ki, tadı damağımızda kaldı.
hele ki bir beşiktaş milangaz serüveni yaşadık ki, tadı damağımızda kaldı.
sonunda galatasaray fenerbahçe rekabeti ile içine sıçılan spor. basın açıklamaları başladı; bugün fener yaptı. yarında galatasaray da cevaben yapacaktır. futbolda içine düştüğümüz bok çukuruna basketbolu da çektik
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?