dün gece şairlerde aklımıza gelen efsane (!) defans oyuncularımızdan
jamal sellami
1998-2000 yılları arasında beşiktaş formasını terleten fas asıllı defans oyuncusu. 1998 yılının yaz mevsimi son şampiyonluğunu 1994 yılında kazanmış beşiktaş açısından son derece hararetli geçer. kazan meydanında toplanan göstericiler arasında kavruk ve esmer bir delikanlı dikkatleri çekmektedir. sonradan anlaşılır ki akaretler binası; john benjamin toshack'ın daha o dönemlerde ortadoğu'nun bölünmüş siyasi yapısını ustalıkla analiz etmesi sonucu başlatmış olduğu arap baharı sürecinin (vurgula: raja casablanca ) ayağı sorumlusu jamal sellami ile karşı karşıyadır.
herkes panik ve şok halindedir. (vurgula: noureddine naybet), (vurgula: mustapha hadji ) gibi isimlerin hayalini kurarken birdenbire bu, mesleğe yeni atılmış hintli sinema oyuncularını andıran çocuğu (vurgula: reebok) markalı siyah beyaz formayla gören beşiktaş taraftarı telaşa kapılır. o sırada inönü stadı'nın çimlerine çıkan toshack tribünlere dönüp, elini göğsüne götürerek "karışmayın, bende." demesi üzerine olası bir gerginliğin kısa süreli de olsa önüne geçilmiştir. sezon başladığında beş metre sağına ve beş metre soluna vermiş olduğu ayak içi paslarıyla izleyicinin sabır katsayısı üzerinde asit bazlı deneyler yapan sellami, toshack'ın kasketini giyip "ben real madrid'e gidiyorum" resti üzerine "son bir sigara içelim öyle git gideceksen, ne olur yavaş iç, yavaş iç dönmeyeceksen" şeklinde mırıldanmayı denemişse de dili dönmediği için hiçbir faydası olmamıştır.
karl heinz feldkamp takım başına geldiğinde kendisiyle yaptığı bire bir toplantıda "bak güzel kardeşim burada benim kurallarım işler, sabah 7'de tesislere geleceksin. ortalığı tertemiz isterim. balkonu iki su yapacaksın, öyle bir yufka açacaksın ki arkasından baktığımda yedi memleketi göreceğim." şeklindeki ultimatomu üzerine 2000 yılında takımdan ayrılıp ülkesine dönmüştür. feldkamp'ın yardımcısı hans peter briegel'in mektup yazıp "oğlum gel lan şaka yapmıştır, feldkamp öyle bir adam değil" demesi de fayda etmemiştir. 2004 yılında futbolu bırakan jamal sellami şimdilerde, meşhur (vurgula: casablanca) filminin dizi versiyonu için kamera karşısına geçmeye hazırlanmaktadır.
not: yahu unutmuşuz bak hiç anımsatmıyorsunuz kartal sözlük. 2000 yılında beşiktaş'tan ayrıldıktan sonra (vurgula: kumrucu şevki)'nin methini çok duyduğundan izmir'in yolunu tutarak, rıza çalımbay yönetimindeki göztepe ile de bir hukuku olmuştur.
herkes panik ve şok halindedir. (vurgula: noureddine naybet), (vurgula: mustapha hadji ) gibi isimlerin hayalini kurarken birdenbire bu, mesleğe yeni atılmış hintli sinema oyuncularını andıran çocuğu (vurgula: reebok) markalı siyah beyaz formayla gören beşiktaş taraftarı telaşa kapılır. o sırada inönü stadı'nın çimlerine çıkan toshack tribünlere dönüp, elini göğsüne götürerek "karışmayın, bende." demesi üzerine olası bir gerginliğin kısa süreli de olsa önüne geçilmiştir. sezon başladığında beş metre sağına ve beş metre soluna vermiş olduğu ayak içi paslarıyla izleyicinin sabır katsayısı üzerinde asit bazlı deneyler yapan sellami, toshack'ın kasketini giyip "ben real madrid'e gidiyorum" resti üzerine "son bir sigara içelim öyle git gideceksen, ne olur yavaş iç, yavaş iç dönmeyeceksen" şeklinde mırıldanmayı denemişse de dili dönmediği için hiçbir faydası olmamıştır.
karl heinz feldkamp takım başına geldiğinde kendisiyle yaptığı bire bir toplantıda "bak güzel kardeşim burada benim kurallarım işler, sabah 7'de tesislere geleceksin. ortalığı tertemiz isterim. balkonu iki su yapacaksın, öyle bir yufka açacaksın ki arkasından baktığımda yedi memleketi göreceğim." şeklindeki ultimatomu üzerine 2000 yılında takımdan ayrılıp ülkesine dönmüştür. feldkamp'ın yardımcısı hans peter briegel'in mektup yazıp "oğlum gel lan şaka yapmıştır, feldkamp öyle bir adam değil" demesi de fayda etmemiştir. 2004 yılında futbolu bırakan jamal sellami şimdilerde, meşhur (vurgula: casablanca) filminin dizi versiyonu için kamera karşısına geçmeye hazırlanmaktadır.
not: yahu unutmuşuz bak hiç anımsatmıyorsunuz kartal sözlük. 2000 yılında beşiktaş'tan ayrıldıktan sonra (vurgula: kumrucu şevki)'nin methini çok duyduğundan izmir'in yolunu tutarak, rıza çalımbay yönetimindeki göztepe ile de bir hukuku olmuştur.
futbolu bıraktıktan sonra şiir kitabı çıkardığını hatırladığım eski futbolcumuz.
geçenler gugıl görsellerde fotoğraflarını aradım ama doğru düzgün herhangi bir fotosunu bulamadım lan. üzüldüm. nerden de aklıma geldiyse.
beşiktaş'da forma giymiş en gereksiz oyuncu kendisiydi. kötü demiyorum ama gereksizdi ve en az iz bırakanlardan biri oldu.
ağzı var dili yok futbolcularımızdandı. bazen aşırı sakin duruşu beni çileden çıkartırdı. vasat bir defanstı ama severdim.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?