3 yaşında kız çocuğuna eşarp takmak, 4 yaşında kıza bağıra bağıra istiklal marşı söyletmek gibi eylemlerle aynı kapıya çıkan, saplantılı zihniyet işidir. kendi değerlerini değişmez sayarak, hareket eden saplantılı davranıştır
5 yaşında çocuğa camiye gidiyorum şarkısı söyletmek
tanımı yapabilmek için önce problem doğru şekilde tespit edilmelidir.söz konusu olayda sorun,5 yaşında ki bir çocuğun inançlarının ne olduğu ve neyin doğru neyin yanlış olduğunu kendince belirlemiş olması değildir;bunu o küçük çocuğun mı seçtiği yoksa o seçtirildiği midir. dolayısı ile tanım ve açıklama yapılırken ki 'suçlama' ne islam'a ne de 5 yaşında ki bir çocuğun aklına değildir.
daha evvel popüler kültür başlığında da,farklı bir yönden açıklamaya çalıştığım kültür dayatması kavramı burada da karşımıza çıkıyor;ebeveynler,çocuklarına ahlak,terbiye,adabı-ı muaşeret gibi kavramları tanıtmaya çalışırken bu öğretme(!) yöntemini çokça benimsiyorlar.sonucunda çocuklar kendi seçemediği bir çevresel düzenin,yine kendi seçemediği bir bölümünde 'benliklerini' yok edip ruhsal bir asimilasyon süreci yaşıyorlar. doğduğumuzdan itibaren bu topraklarda olduğumuzdan türklük 'kutsal',islam 'şart',yaşı senden büyük olan ve hayatı boyunca birşey olamamış,yaşlılığı sadece saçlarının beyazlığında yaşamış insanlara sahtekarca bir 'saygı'...
peki sorun toplumun neresinde?
bir çocuk elbette camiye gidebilir,dışarıda 10 saat top oynayacağına veya ip atlayacağına kendi doğrularını yaşama inancına sahip olmaları,gelecekte özgüven sahibi olmalarını da sağlar bir bakıma. ancak her mahallede kesin bulunan ve amacı öğretmekten çok diretmek olan sözde kuran kursları o çocuğun 'mevzuyu' daha iyi anlamasına yardım etmeyecektir. aynı şeyi bağıra bağıra istiklal marşı okutturulan çocuk ve o çocuğu o ruh haline sokanlar için de söylerdim,yanlış anlaşılmaya mahal bırakmadan da söyleyeyim...
sonuç olarak bu şarkıyı 'söyletmek';önce islamın,trafik kuralları gibi yorumlanmaksızın uyulacak birşey olduğunun sanılmasına, yaş ilerledikçe de 'ninja' gibi giyinmeyi 'din' bilmelerine,suratlarını görmedikleri 'şeyhlere' tapmalarına ve islamı metalaştırmaya,çok fazla ileri gidip 'hz.muhammed' ile 'atatürk' ü karşılaştırmaya ve nihayetinde insanları kötü olmaya itebilecek bir faktördür.
daha evvel popüler kültür başlığında da,farklı bir yönden açıklamaya çalıştığım kültür dayatması kavramı burada da karşımıza çıkıyor;ebeveynler,çocuklarına ahlak,terbiye,adabı-ı muaşeret gibi kavramları tanıtmaya çalışırken bu öğretme(!) yöntemini çokça benimsiyorlar.sonucunda çocuklar kendi seçemediği bir çevresel düzenin,yine kendi seçemediği bir bölümünde 'benliklerini' yok edip ruhsal bir asimilasyon süreci yaşıyorlar. doğduğumuzdan itibaren bu topraklarda olduğumuzdan türklük 'kutsal',islam 'şart',yaşı senden büyük olan ve hayatı boyunca birşey olamamış,yaşlılığı sadece saçlarının beyazlığında yaşamış insanlara sahtekarca bir 'saygı'...
peki sorun toplumun neresinde?
bir çocuk elbette camiye gidebilir,dışarıda 10 saat top oynayacağına veya ip atlayacağına kendi doğrularını yaşama inancına sahip olmaları,gelecekte özgüven sahibi olmalarını da sağlar bir bakıma. ancak her mahallede kesin bulunan ve amacı öğretmekten çok diretmek olan sözde kuran kursları o çocuğun 'mevzuyu' daha iyi anlamasına yardım etmeyecektir. aynı şeyi bağıra bağıra istiklal marşı okutturulan çocuk ve o çocuğu o ruh haline sokanlar için de söylerdim,yanlış anlaşılmaya mahal bırakmadan da söyleyeyim...
sonuç olarak bu şarkıyı 'söyletmek';önce islamın,trafik kuralları gibi yorumlanmaksızın uyulacak birşey olduğunun sanılmasına, yaş ilerledikçe de 'ninja' gibi giyinmeyi 'din' bilmelerine,suratlarını görmedikleri 'şeyhlere' tapmalarına ve islamı metalaştırmaya,çok fazla ileri gidip 'hz.muhammed' ile 'atatürk' ü karşılaştırmaya ve nihayetinde insanları kötü olmaya itebilecek bir faktördür.
dinin dogmatik olacağının en büyük kanıtıdır.e sen o yaştaki bir çocuğa baskıcı bir şekilde inançlarını aşıla sonra da araştıran,kültürlü bir toplum bekle çok bekleriz ne diyeyim.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?