o tribünde "cömöl nölgö'yü üstömüyörööööz!" diye böğüren karaktersizler yüzünden, izlerken sinirden kendimi kesme noktasına geldiğim karşılaşma. ulan hayvan; sen kimsin? çok biliyorsan sen bul o zaman; hem düşük maliyetli, hem euroleague'de top 16 oynayabilecek kapasitede hem de türk oyuncu? bulamıyorsan çık sen oyna? pezevenge bak ya, bir de özellikle herkesin sustuğu anı bekliyor. böyle saygısızlık olmaz ya. goygoycular gelmemiş diye sevinirken, bu beyinsizler çıktı başımıza. duruş böyle bir şey değil. "cemal nalga'nın adı skandala karıştı, o yüzden onu istemiyoruz, ne kadar da şerefliyiz! ama beşiktaş'ın baş antrenörüne saygısızlık yapmakta sakınca görmüyoruz." bu mu şimdi sizin duruşunuz? sizin tek derdiniz, "rakip takım taraftarları dalga geçecek" başka hiçbir derdiniz yok. euroleague maçlarında, 3. çeyreğin ortasında maçı bırakıp arabeske bağlamanız da bu yüzden; futbol maçında 2-0 öndeyken 75. dakikada laylay'a başlamanız da bu yüzden. tek derdiniz rakip takım taraftarlarına gösteriş yapıp, küçücük aklınızla onlara ders vermek, taraftarlık öğretmek. siktirin gidin, olmaz olsun sizinki gibi taraftarlık da, duruş da.
maç hakkında söylenecek fazla bir şey yok zaten. çift hanelere ulaşmayan oyuncu kalmadı neredeyse. ewing müthiş bir başlangıç yaptı. uzun zaman sonra ilk kez rahat bir maç izledik. ha, o "cemal nalga'yı istemiyoruz" diye bağıran abinin, maçın sonlarına doğru, antalya bb'nin 30 sayıya ulaşan oyuncusunu görüp "ulan utanın be, adam 30 sayıya ulaştı lan!!!" dediğini de eklemeden geçmeyeyim. o esnada bizim 5 oyuncumuz çift haneli sayılara ulaşmıştı ve fark da 10 sayının üzerindeydi, bizim lehimize. işte böyle bir insan kendisi. gerisini siz düşünün.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?