30 nisan 2016 beşiktaş kayserispor maçı

son iki haftadır kazanan ve iyi top oynayan/oynamaya çalışan bir kayserispor'a karşı yeni evimizde vereceğimiz ikinci sınav.

akhisar beraberliği[ybkz]swh[/ybkz] ile her ne kadar omuzlarımız biraz düşse de bu maçla birlikte kalan 4 maç için iyi bir başlangıç yapmamız şart. evet son 5 maçta 2 beraberlik hakkımızı bu 5 maçın ilkinde, hem de 2 kez öne geçtiğimiz bir maçta kullanmamız biraz kötü oldu ancak son dakikada bulduğumuz gol bize bir beraberlik şansı daha verdi. dahası bu gol bizlere takımımızın geriye düştüğünde bir refleks gösterip yenilgiyi kabullenmediğini gösterdi. bu da tüm camia için kalan 4 maçta büyük umut oldu. ayrıca, belki de bir takımın koca bir sezonda başına gelebilecek tüm talihsizlikler bizim başımıza sadece o maçta geldi. bir kaza olarak görüp 3 galibiyet 1 beraberlik avantajımızı iyi kullanmalıyız.

yıllardır eşik maçlarını atlatamamasından dert yandığımız takımımız için maalesef kalan 4 maç da eşik maçı haline gelmiştir. özellikle galatasaray'a karşı oynayacağımız maç[ybkz]swh[/ybkz] hem bizim hem rakiplerimizin önündeki 6-7 yılı kuvvetle muhtemel etkileyebilecek nitelikte bir maç. vakti geldiğinde düşüncelerimi gerekçeleriyle yazacağım.

fakat şu anda en önemli maç başlığın konusu olan kayserispor maçı. içeride oynadığımızdan ve rakibin ligin alt sıralarında olmasından yüz bulup disiplinden, ciddiyetten uzak bir görüntü allah korusun belki de sezonu yakar. son maçta yapılan hataları tamamen futbolcularımızın içinde bulunduğu ruhsal yorgunluğa bağlamaktayım. şenol hoca gerekli mental terapiyi uygulayacaktır. takımımızın bu maçta ezerek, özellikle gol yemeden[ybkz]swh[/ybkz], farklı bir galibiyet alması lazım. rakip takımların eskisi gibi formamız altında ezilmesi lazım. şurada 4 sene öncesine kadar türkiye kupası 2. tur maçı kuraları çekilmeden 1 gün önce boluspor "beşiktaş'ı istiyoruz" diye bir açıklama yapmış, sonrasında da öğlen oynanan maçta kupadan elenmiştik. artık bunların önüne geçmemiz lazım. 5-0 da öne geçsek rakip maçı çevirebileceğini düşünmeye başladı. hal bu ki gol bulduğumuz anda rakibin maçın bittiğini düşünmesini sağlamamız lazım. bu da ancak en iyi bildiğimiz şeyi yaparak olur; hücum!

takımımızın ligdeki yerini borçlu olduğu yegane şey boğucu ve seri hücum yapması. siz sanıyor musunuz ki fenerbahçe gibi 1 gol atıp skoru tutmaya yönelik top oynasak bu savunmayla başarılı oluruz? nah oluruz!! oynadığımız maçların yarısında puan kaybederiz. bunun için topu kalemizden mümkün olduğu kadar uzak tutmamız lazım. bu da o boğucu hücum gücümüzün yapabileceği bir şey. en az 3 farklı, net bir galibiyet almalıyız bu maçta. rakibin neye uğradığını şaşırması lazım.

lan son 4 maç amk!! 1 beraberlik hakkınız var. arkanızdan gelen takımın ne bok yediği belli değil. siz bakmayın ligin dibindeki takımlara 3-4 attıklarına. trabzon'da maçın ilk dakikalarındaki penaltı ve kırmızı kart verilseydi sahaya dökerdik laz kardeşlerimizi. onun için çıkın beşiktaş gibi oynayın, beraberlik hakkınızı da mümkünse son maça kadar kullanmayın. kalpten götüreceksiniz hepimizi ulan ibneler!!

unutmadan; hakikaten bir mazereti olmadan sosyal medyada ve diğer sözlüklerde biletini devretmeye çalışıp, kar etme niyeti güden sözde beşiktaş'lı yavşaklar; annenizden ne bekleyeceğinizi çok iyi biliyorsunuz!

(bkz: beşiktaştan menfaat bekleyen anasından am beklesin)

kartal gol gol gol!!