uzun zamandır gördüğüm en kötü Beşiktaş'ı izlediğim maç.
sahada ne yaptığını bilmez insanlar topluluğuydu Beşiktaş. acemi askerler gibi düdük sesini duyunca nereye gideceklerini, ne yapacaklarını bilemiyorlardı sanki. hatalar zinciri öylesine uzundu ki neresini onaracağını bilememiştir Biliç. maçlar kazanılır, kaybedilir önemli değil. ama önemli olan birşey var ki duruma yada skora isyan etmemek ! sahada dün bunu gördüm takımımızda oyuna sonradan girenlerde bile inanılmaz bir durgunluk, vurdumduymazlık hakimdi.
skor 2-0'ken kulübeyi gösterdi tv. ömer bacaklarını çelmiş, ersan yan yatmış gayet rahat bir görüntü sergiliyorlardı. bizim gibi beraberliğe bile ağlayarak büyüyen bir nesile küfür gibi geliyor bu hareketler !
yazarların birleştiği ortak nokta geçen hafta ki olaylı derbi ve sonrasındaki cezaların takımı etkilediğiydi ! kabul etmiyorum ben bu yorumları. evet derbi ve cezalar takımı etkilemeliydi ama negatif değil pozitif etkilemeliydi. takım birbirine kenetlenmeli ve "alayınız gelse yıkamaz Beşiktaş'ı" mesajını vermeliydi hem oyunu hem de skoruyla.
kaybedilen sadece 3 puansa eğer eyvallah ama kaybedilen beraber oynayan, basan, coşan Beşiktaş ise vay halimize.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?